İklim krizi denildiğinde, hepimizin gözünün önünde bir buz kütlesinin üzerinde, hareket alanı nerdeyse hiç kalmamış bir ayı fotoğrafı belirir. Çünkü buzulların erimesi ile habitatları buz kütlesi olan ayıların yaşam alanlarının yok olduğu bilgisi, uzmanların sıkılıkla tekrarladığı bir meseledir bu konu gündeme geldiğinde. Ve bu konuyu hiç bilmeyenler, hiç ilgilenmeyenler bile kutup ayılarının soylarının tükendiğini bilir, çünkü kamuoyu bu yöndeki araştırmacıların raporları ile bilgilenir.

Bu konu ile ilgili bir rapordan söz etmek istiyorum bu hafta. Alıştığımız gibi “Kutup Ayısı” sayılarının azaldığına dair değil bilakis arttığı yönünde bir rapor bu. Üstelik iddiaya göre kutup ayısı araştırmacıları artan bu sayıyı saklıyorlar.

Hudson Körfezi’nde gelişen bir durumu izah etmeye çalışacağım size. Hudson Körfezi, Kuzey Amerika'da bulunan en büyük ikinci körfez unvanını alır. Körfez, Atlas Okyanusu'nun bir uzantısıdır. Körfezin ismi, 1610 yılında bir gemi seyahati sırasında onu bulan Henry Hudson'ın adından gelmektedir. Hudson Körfezi'nin tuzluluk oranı dünya okyanuslarından daha düşüktür, bunun sebebi körfezin yılın büyük bir bölümü buzullarla kaplı olması ve birçok tatlı su ırmağının sularını buraya dökmesinden kaynaklanır.

Şimdi anlatmak istediğim şu; iklim krizi nedeniyle yok olan hayvanlar ve bitkilerden sıklıkla söz edilir ve biz buna biyoçeşitlilik kaybı deriz. İşte bu körfezde de yok olan ayılardan söz ediliyor-du ancak yapılan bazı araştırmalar gösteriyor ki aslında söylendiği gibi ayılar yok olmuyor. Evet bazı yerlerde sayılarında azalma var ama bazı yerlerde de artış var. Peki ne oluyor? Yok olmuyorsa niye böyle haberler çıkıyor? Anlatmaya çalışayım.

Ben bir iklim gazetecisi olarak, “iklim krizi yoktur” ya da “vardır ama dünya için zararlı değildir” diyenlere ki bunlara “iklim inkârcısı” diyoruz, tarafsız davranamıyorum. Ama haberciliğin gerektirdiği objektiflik adına onlara da bir kulak vermek gerekiyor. İşte iklim inkârcılarının öne sürdükleri bir görüş, söylendiği gibi kutup ayılarının sayıları azalmıyor.

İklim İnkârcılarını takip ettiğim bir web sitesi var; CO2 Coalition. Bu sitede yakın zamanda yayınlanan bir raporda Kutup Ayısı araştırmacılarının sonuçları ve yorumlarına rastladım. Bu araştırmada Hudson Körfezi’ndeki ayı nüfusunu inceliyorlar. Körfezin güneyini bir gurup, batısını başka bir gurup analiz edip raporluyorlar. Birçok veri var, onlardan bir kaçını az sonra vereceğim ama en önemlisi şu ki; körfezin güneyindeki ayı popülasyonu artmış. Aslında şahane bir haber; ancak iklim inkârcılarının iddiasına göre, bu bilgi gizleniyor ve rapor kamuoyuna sunulmuyor.

Ve bu bilgi bomba gibi düşüyor araştırmacılar arasına çünkü bu iddia 'uzmanların' Hudson Körfezi'ndeki kutup ayıları hakkında yıllardır söylediği her şey sorgulanacak anlamına gelmektedir. "Kutup ayıları yok oluyor " , " Kutup ayıları popülasyonunda keskin bir düşüş yaşanıyor” ve " kutup ayıları hızla yok oluyor " gibi haberlerin doğruluk derecelerinin tekrar incelenmesi gerekiyor.

Araştırmanın sonucuna gelince; 5 yıllık veriler incelendiğinde körfezin batı kısmında ayıların sayılarında yüzde 27 lik bir düşüş tespit edilirken, körfezin diğer tarafı güneyinde ise yüzde 30 artış saptanmış.

Körfezin batısı ile güneyinde bulunan kutup ayılarının yıllara göre sayıları ve raportörlerin yorumları ise şöyle;

Bu artış ve azalış rakamları için araştırmacıların ilk yorumu şöyle olmuş; “Bu sonuç bize 2016 ile 2021 arasında her iki alt popülasyonda meydana gelen değişiklikler, batı ayılarının güneye hareketi ile açıklanabilir”. Yani ayılar bildiğiniz batıdan güneye doğru göç etmiş.

Araştırmacılar düşüşü tamamıyla göçe bağlamamış, onlara göre düşüş hiç yok değil ancak bunu da sıklıkla duyduğumuz kötü deniz buzul koşullarından kaynaklanamayacağını, çünkü 2017-2020 arasındaki batı yakasındaki buzunun onlarca yıldır olduğundan daha iyi olduğunu açıklamışlar. Kısacası, batı raporunun yazarları, 2011 ile 2021 yılları arasında bu buz bolluğunda neden belirgin bir düşüş olduğunu açıklayamamışlar, yazarlar gerçek bir düşüşün gerçekleştiğinden emin bile görünmüyorlarmış.

Güneydeki ayı artışı hakkında ise garip bir şekilde, yazarlar bunun istatistiksel olarak anlamlı bir artış olup olmadığından bahsetmiyorlar. Raporun yazarları başlangıçta, bu büyüklükte bir artışın, bu kadar kısa bir süre içinde yalnızca doğum oranındaki doğal artışlardan veya batıdan güneye hareketlilikten kaynaklanabileceğinin "son derece mantıksız" olduğunu iddia ediyorlar. Bununla birlikte veriler, güney ayılarının %35'inin bir yaşında veya yılın yavrusu olduğunu gösterdiği için, yazarlar sonunda sayılarda doğal bir artışın bununla bağlantılı olarak meydana geldiği sonucuna varıyorlar. Yani göç var ama ayılar bayağı bayağı da üremişler.

Neticede,

Her iki raporun yazarları da sonuçları açıklamakta güçlük çekmişler. Ama şurada bir kesinlik var, 2016 ile 2021 yılları arasında yüzlerce batıdaki yetişkin dişi ve alt yetişkinin ayı kaybını, deniz buzu yokluğunun yönündeki hakim hipotezle tutarlı olmadığını tespit ediyorlar. Çünkü 2017'den 2020'ye kadar deniz buzu koşulları oldukça iyi araştırmalara göre. Ayrıca, güneyde de aynı dönemde deniz buzu koşulları tıpkı batıdaki gibi gayet iyi ve kutup ayısı sayılarında da artış var. Sonuçlara anlam veremeyen uzmanlar bazı soruları da art arda sırlamışlar rapor sonunda.

Genel olarak bu iki çalışmanın sonuçları, kutup ayısı uzmanlarının Hudson Körfezi ayılarıyla ilgili gerçekte neler olduğu hakkında hiçbir fikrinin olmadığını ortaya koyuyor. Suçlanacak deniz buzu kalmayınca onlar da şaşırmış durumda. Kutup ayıları, bir bölgedeki deniz buzuyla ilgisi olmayan bilinmeyen nedenlerden ötürü ölüyor ve yan tarafta çılgınlar gibi ürüyor olabilir ya da alt popülasyon sınırları arasında fark edilmeden hareket ediyor olabilir. Ama en şaşırtıcı olanı da Kutup ayısı uzmanlarının, güneydeki artış raporundan basının haberdar olmasını istememesi.

QOSHE - Bu ayılar nerden çıktı? - Yasemin Mıstıkoğlu
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Bu ayılar nerden çıktı?

4 0
15.01.2024

İklim krizi denildiğinde, hepimizin gözünün önünde bir buz kütlesinin üzerinde, hareket alanı nerdeyse hiç kalmamış bir ayı fotoğrafı belirir. Çünkü buzulların erimesi ile habitatları buz kütlesi olan ayıların yaşam alanlarının yok olduğu bilgisi, uzmanların sıkılıkla tekrarladığı bir meseledir bu konu gündeme geldiğinde. Ve bu konuyu hiç bilmeyenler, hiç ilgilenmeyenler bile kutup ayılarının soylarının tükendiğini bilir, çünkü kamuoyu bu yöndeki araştırmacıların raporları ile bilgilenir.

Bu konu ile ilgili bir rapordan söz etmek istiyorum bu hafta. Alıştığımız gibi “Kutup Ayısı” sayılarının azaldığına dair değil bilakis arttığı yönünde bir rapor bu. Üstelik iddiaya göre kutup ayısı araştırmacıları artan bu sayıyı saklıyorlar.

Hudson Körfezi’nde gelişen bir durumu izah etmeye çalışacağım size. Hudson Körfezi, Kuzey Amerika'da bulunan en büyük ikinci körfez unvanını alır. Körfez, Atlas Okyanusu'nun bir uzantısıdır. Körfezin ismi, 1610 yılında bir gemi seyahati sırasında onu bulan Henry Hudson'ın adından gelmektedir. Hudson Körfezi'nin tuzluluk oranı dünya okyanuslarından daha düşüktür, bunun sebebi körfezin yılın büyük bir bölümü buzullarla kaplı olması ve birçok tatlı su ırmağının sularını buraya dökmesinden kaynaklanır.

Şimdi anlatmak istediğim şu; iklim krizi nedeniyle yok olan hayvanlar ve bitkilerden sıklıkla söz edilir ve biz buna biyoçeşitlilik kaybı deriz. İşte bu körfezde de yok olan ayılardan söz ediliyor-du ancak yapılan bazı araştırmalar gösteriyor ki aslında söylendiği gibi ayılar yok olmuyor. Evet bazı yerlerde sayılarında azalma var ama bazı yerlerde de artış var. Peki ne oluyor? Yok olmuyorsa niye böyle haberler çıkıyor? Anlatmaya çalışayım.

Ben bir iklim gazetecisi olarak, “iklim krizi yoktur” ya da “vardır ama dünya için zararlı değildir” diyenlere ki bunlara “iklim inkârcısı” diyoruz, tarafsız davranamıyorum. Ama haberciliğin gerektirdiği objektiflik adına onlara da bir kulak vermek gerekiyor. İşte iklim inkârcılarının........

© Muhalif


Get it on Google Play