menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi râciûn; Rabia Hocahanım - 13

16 0
17.09.2024

Önceki yazılarla birlikte okunmasını tavsiye ederek kaldığımız yerden devam edelim…

Kur’an ehli ve hizmetkârı anne babamızın ardından Kur’an ehli ve hizmetkârı (Diyanet İşleri Başkanlığı Kız Kur’an Kursu Hocası) Rabia Hocahanım da rahmet-i Rahman’a kavuştu…

Rabia Erol Hocahanım kardeşimin vefatı vesilesiyle bu yazılar yazılıyor… Fecr Sûresi sonundaki dört ayet üzerinde durmaya başlamıştık; devam ediyoruz ve böylece hem dünya hem de ahiret hayatımız ile ilgili gerçekleri anlamaya çalışıyoruz…

“Nefse dahil ol” demiyor. “İbadımın içine gir, cennetime gir” diyor. Yukarıda cehennem insanlara getiriliyor. Cennete ise insanlar giriyor. “Cennete duhul edin” denmektedir. Buradan anlaşılan şudur ki, “dahil olmak” kelimesi daha çok geçmek anlamında kullanılmaktadır. Ama “cennete duhul edin” deniyor. Başka bir yerde onların üzerine kapıya girin denmektedir. Kapıda karşılaşın demektir. Kullar içine girdiğimizde biz onlarla bir oluruz. Onların oluşturduğu topluluk içinde oluruz. Bizim sınırımız, ortamımız bizim olmadığımız yerdir. Bizi içine alan başka bir kab yoktur. Kaleye arkadaşlarınızın yanına girin denecek olursa, “udhulu babe ala eshabiküm” dersiniz.

“CanNaTIy / Cennetime” “Cennet” kelimesini “Fî” harfsiz kullanmıştır. Çünkü cennet bir mekân değildir. Cennet bir oluşumdur, bir hayattır. Bizim dünyamızdaki bu fani hayattan........

© Milli Gazete


Get it on Google Play