Zaman ve ömür israfı
“İki günü birbirine eşit olan, ziyandadır. “Veren el, alan elden üstündür.”
“Dünya ekim yurdudur; dünyada eken, ahirette biçer.” (S.A.V.)
“Ömrümüz her an eksiliyor; vakit amel vaktidir, istirahat zamanı değildir. Amel sırasında istirahat, ekini zayi etmektir.” (İmam Rabbanî K.S.)
Zaman ve ömür/hayat, değerini bilemediğimiz, iki büyük nimet. İkisini de ne uzatıp, kısaltabiliyor; ne de ödünç veya satın alıp, saklayabiliyoruz.
Çalışmaya/kazanmaya gönderildiğimiz bu dünya/gurbet gezegeninde; zararlı, faydasız şeylerle, oyun ve eğlencelerle ömrümüzü israf ederek hüsrana uğramak; sılaya/vatana eli boş, hatta borçlu dönmek, akıl işi midir?
Sınırlı ömür sermayemizi; doğru, verimli kullanma sorumluluğumuz var. Bunun için zamanımızı hep hayra kullanmak, harcamak; şerre kullanmaktan, faydasız şeylerle meşgul olmaktan, israf etmekten kaçınmak durumundayız.
Allah Teâlâ; zamana, birçok vakit üzerine yeminle, onları şereflendirerek, değerine, önemine bizim dikkatimizi çekmiştir. (Şems, Leyl, Duha, Asr)
Allah Teâlâ, zaman adına da Resulü’nün ömrüne de değer ve önemle yemin buyurmuş.
İnsanların........
© Milli Gazete
visit website