Hani söze nereden başlanır diye bir düşündüm. Ciddi bir kısır döngü içerisindeyiz toplum olarak. Neyle mutlu olacağımızı nasıl mutlu olacağımızı bilemiyoruz. Hep bir şikayet ve hep bir tepki içindeyiz. Bu öyle bir tepki ki hiçbir şey tahammülümüz yok. Hani yıllarca oy verdiği partiye sövüp yine aynı partiye oy veren bir yapıya sahip olmamız da çok düşündürücüdür.

Evet Malum konu Gazimağusa’ya yapılacak İlahiyat koleji. Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu geçen gün bende konuktu. Anlattı uzun uzun. Dört ya da beş ders İslam dini öğretiliyor ve bu koleje girmek zorunlu değil. İsteyen gidip okuyacak. Dahası Lefkoşa’daki ilahiyat kolejinin kurdelesi CTP döneminde kesildiğini anlattı Bakan Çavuşoğlu ve ekledi “ CTP yapınca suç değil biz yapınca biatçı mıyız” diye sordu.

Korkmayın korkmayın ilahiyat kolejleri adam ısırmaz. Geri kafalı öğrenciler de yetiştirmez. Üstelik bu okula isteyen gider ve girer; kimsenin çocuğunu zorla okula aldıkları da falan yok. Bu nedenle korkmayın değil Gazimağusa’ya ülkenin dört bir yanına ilahiyat kolejleri de yapılsa bir şeyimizi kaybetmeyiz.

Toplumun bilinç altına sürekli bir mesaj gönderiyor; “Türkiye Hükümetleri bizim düşmanımızdır, Türkiye işgalcidir, hele hele AK parti derseniz diktatördür, dahası darbeyi de kendi yapmıştır” ve daha alır başını gider bu örnekler. Bu ve bunun gibi onlarca kısa slogan toplumun bilinç altına enjekte ediliyor.

Şüphe yok ki bu bir proje.

Devam edelim. Kuran kursları her yıl ama her yıl pişirilip servis edilir. Çünkü bir ülkede inançları doğrultusunda insanların eğitim alması günah olmalıdır ve günahtır da. Kaldı ki biz Müslümanımız; dinimizi bize başkası mı öğretecek? Biz öğrenme mi isteriz? Kuran kursu da........

© Kıbrıs Postası