Baf Kapısı’nda gözler gözlerde, eller tetikteydi…
Kanlı Noel ile birlikte özellikle Lefkoşa’nın Türk kesimi mermi yağmuruna tutulur, Küçük Kaymaklı halkı saldırılar üzerine Lefkoşa’ya ve Hamitköy ovalarına doğru yol alırken, okul salonları göçmen yuvalarına dönüşürken, Baf Kapısı’nda Dr. Küçük ile Makarios arasında ateş-kes görüşmelerinden de bir sonuç çıkmıyordu.
Dünkü yazıda da vurguladığımız gibi, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dr. Fazıl Küçük Baf Kapısı Polis Karakolu’na giderken kendisine korumalarından İsmail Sadıkoğlu ve Kemal Kafalong eşlik etmekteydi. Her ikisi de değerli arkadaşımdı. Türk kesimine döndükten sonra Cumhurbaşkanı Muavinliği’nde bir süre kaldıktan sonra, Halkın Sesi’ne gelirler orada kahve içerek sohbet ederdik. Her ikisi de ateşten gömlek giyiyorlardı.
Şu kadar Rum Polisi’nin bulunduğu bir binada siz iki Türk olarak ne yapabilirdiniz sorusuna İsmail ve Kemal bıyık altı gülerek, bir birlerine bakarak “canımızın avcumuzda olduğunu biliyorduk ama bu bir görevdi ve yapılması gerekeni yaptığımıza inanıyoruz” diyorlardı.
Dr. Küçük ve Makarios odada görüşürlerken, zaman zaman ses tonlarının arttığına dikkat çeken her iki koruma kendilerinin de odanın kapısı önünde iki Türk ve iki Rum polis olmak üzere eller tetikte beklediklerini ifade ederek şunları anlatmışlardı:
“Birimizin burnuna........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Rachel Marsden