Sigortalılık Başlangıcının Tespiti: Kanuni Çerçeve, Yargı Kararları ve Hizmet Tespiti ile Farkı
Giriş
Sosyal güvenlik sisteminin temel yapı taşlarından biri olan sigortalılık, bireylerin çalışma hayatına adım attıkları andan itibaren devletin sunduğu sosyal korumadan yararlanabilmelerini sağlayan bir hukuki statüdür. Sigortalılık statüsünün kazanılması, ilgili mevzuatta düzenlenen koşulların gerçekleşmesiyle mümkündür. Bu bağlamda, sigortalılığın ne zaman başladığı meselesi, sadece bireyin emeklilik hakkını değil, aynı zamanda kısa vadeli sigorta kollarından yararlanma, sağlık hizmeti alma, iş kazası ve meslek hastalığına karşı korunma gibi birçok hakkı da doğrudan etkiler. Ancak uygulamada, özellikle işverenin yükümlülüklerini yerine getirmemesi hâlinde sigortalılık başlangıcının tespiti çoğu zaman yargıya intikal eden bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bu çalışmada, sigortalılık başlangıcının hukuki mahiyeti, yasal düzenlemeler, Yargıtay kararları ışığında yargısal yaklaşım ve uygulamada karşılaşılan sorunlar ele alınacaktır. Ayrıca, sigortalılık başlangıcının tespiti ile hizmet tespiti arasındaki farklar üzerinde durulacaktır.
Sigortalılığın Başlangıcına İlişkin Yasal Düzenleme
Sigortalılığın hangi tarihte başlayacağı, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 7. maddesinde düzenlenmiştir. Anılan maddeye göre:
“Bu Kanuna göre sigortalılık, 4’üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanlar için, çalışmaya fiilen başlandığı tarihten itibaren başlar.”
Dolayısıyla, işverenin sigortalı işe giriş bildirgesi vermiş olup olmaması ya da bildirimi geç yapması, sigortalılığın başlangıcını belirleyici değil, yalnızca bildirime ilişkin yükümlülüğün yerine getirilip getirilmediğini ortaya koyan bir durumdur. Sigortalılık, kanun hükmü gereği, bildirime değil, fiilî çalışmaya dayanmaktadır.
4. maddenin 1. fıkrasının (a) bendi ise, hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanların sigortalı sayılacağını hüküm altına alır. Ancak bu madde, sigortalılık başlangıcının zamanlamasını değil, kimlerin sigortalı sayılacağını düzenler.
Sigortalılık başlangıcı tespiti davasında amaç, kişinin sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihin yargı kararıyla belirlenmesidir. Uygulamada, bu tür talepler çoğunlukla hizmet tespiti ile ileri sürülmekte ve Yargıtay da bu yönde bir uygulama geliştirmiştir. Zira Yargıtay’a göre, sigortalılık başlangıcı, ancak fiilî bir çalışmanın varlığı halinde mümkün olabilir.
Dava Öncesi Kuruma Başvuru Şartı
Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davası açısında mevzuatta açık bir düzenlenme bulunmamakla beraber Yargıtay tarafından bu davalar, hizmet tespiti davalarıyla benzer bulunsa da Kurum’a başvuru şartını aramaktadır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, başvurunun tamamlanabilir dava şartı olduğunu ifade ederek, eksik başvuru varsa........





















Toi Staff
Gideon Levy
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein