Düğünde gülüp oynayan kız ve erkek tarafları arasında, “Takılar sizde kalmayacak, bizde kalacak!” kavgası çıkıyor…

Taraflar birbirine giriyor…

Konu karakola taşınıyor…

Nikâhlı çift daha evlerine gitmeden iş bozuluyor.

İlk gece yaşanmadan konu yargıya taşınıyor.

Yepyeni evliler boşanıyor.

Bu boşanmadan dolayı, “yarım günlük koca”ya  “süresiz nafaka” cezası kesiliyor.

Adam yıllardır nafaka ödüyor!

Bu hadiseyi, benim de bulunduğum programda bir hukukçu arkadaş anlatmıştı.

Bahse konu durum çok uç bir örnek ama kısa süre evli kalıp ömür boyu nafakaya mahkûm edilen nice vatan evlâdı var.

Böyle birçok haber görmüşsünüzdür mutlaka.

Bunlar için “umut hakkı” pek yok ne yazık ki…

Nafaka süresiz…

Son nefese kadar!

“Umut hakkı pek yok!” dedim, zira borç ancak nafaka alacaklısı kişi yeniden evlenirse, yoksulluk denilen durumu ortadan kalkarsa, haysiyetsiz hayat sürdüğü ispatlanırsa ya da ölürse bitiyor.

Aksi takdirde son nefese kadar!

Allah herkese ölümün hayırlısını versin.

Ölüm vâki olunca borç bitiyor.

“Yoksulluğun ortadan kalkması” ise ispatlanması zor bir durum.

Alacaklı taraf kayıt dışı çalışıyor, gelirinin çoğunu saklıyorsa…

Fırıldaklar çeviriyorsa, ispatlaman neredeyse imkânsız.

Süresiz Nafaka’nın kalkıp kalkmayacağına elbette mahkeme karar verecek…

Mahkemelerin kararı genellikle nafaka alan tarafın lehine oluyor.

Bir de süreç zorlu, yüksek masraflı ve stresli…

Süresiz nafaka mahkûmu için buradan çıkış yolu yok.

Gelelim,

“Nafakayı alan kişinin evlilik yapması”na….

Ne yazık ki bu yol da çoğu zaman tıkanıyor.

Zira, süresiz nafakayı alan nice kişi, bu düzenli gelirden olmamak için resmi nikâh yapmıyor.

Fiilen biriyle evli gibi yaşıyor, alttan alttan aynı evde kalıyor, ortak hayat kuruyor........

© Haber7