Yeni bir seçim sürecine girmiş bulunuyoruz, yine ve yeniden vaatler, halkı düşünen siyasetçiler ortaya çıktı. Zaten bu halk ancak seçim zamanında hatırlanır, bu sadece siyasetçilerin suçu değil aslında, hiçbir talepte bulunmayan ve ses çıkarmayan halkın da büyük eksikliği ve suçu var. Hizmetten çok, ideolojiye oy veren ve kendine kuru ekmeği, soğanı layık gören bir halk anlayışına kim neden değer versin ki?
Peki neden hizmet değil de ideolojiye oy verir bizim halkımız? Bu durum sadece ülkemizde değil tüm dünyada yaşanan bir olay ama Türkiye sert bir coğrafya olduğundan (siyasi, ideoloji, terör) gibi, ayrıca iki kutuplaşmış taraf olduğu için oylar değişkenlik göstermiyor. Bu konuyu biraz açalım isterseniz, şöyle ki; İzmir'deki belediye başkanı yani C'nin adayı hiçbir şey yapmasa bile yine büyük çoğunluk o adaya oy verecektir, bu durum mesela Erzurum’un A’nın adayı için de geçerlidir, hiçbir şey yapmasalar bile yine kazanırlar.
Çok partili süreçten bu yana çoğu zaman ideolojilere oy verilmiştir, bu durum ise ülkeye zarardan başka bir şey vermemiştir. Mesela bir ile, ilçeye hizmet değil de hangi taraftansa o yüzden oy verildiği sürece halk hep kaybeder ve siyasetçiler kazanır. Bazı yerel seçimlerde ise il ve ilçeyi bilmeyen siyasetçiler aday gösterilir ve halkta gider oy verir, itiraz etmeden. Halkta, durun bir saniye bizim istediğimiz biri olsun demez, parti ne derse o!
Ülkemiz, Atatürk ve din ideolojisi üzerine kurulmuştur, bu düşünceler yüzünden ülke bir adım ileriye gitmemiştir. Kimse de sormaz veya düşünmez, demez ki yahu siyasette birilerine tapınmanın ne işi var! Siz hizmetten haber verin bize, bu ülkeye ve topluma ne sunuyorsunuz demez çünkü doğuştan itibaren yaşanılan coğrafya insan fikirleri üzerinde etkilidir. Konya'da doğan biri A partiye, Aydın'da doğan biri C partisine oy verir veya tersini düşünelim. Konya'da doğan biri Aydın’da doğsaydı muhtemelen o da C’ye oy verirdi veya aynı durumun tersi de geçerlidir.
Anladığınız üzere halk hizmet istemiyorsa, siyasetçiler ne yapsın? Aç kalalım ama bizim Atatürk ve din merkezli ideolojimiz kazansın anlayışı doğru değildir çünkü hizmet önemlidir. Tabii ki bu ülkede yaşanılan acılar büyük ve ideolojiler uğruna yüz binlerce insan acı çekti ve bu durumda seçimlerde etkili oluyor. Dünyanın bu kadar gelişim gösterdiği yerde, hala yaşam tarzı üzerinde siyaset icat etmek, ülkeyi bir gram ileri götürmez ama halk ne istiyorsa o olacak nihayetinde ve halk ne isterse o olacak kendince.
SİYASET VE KANDIRILMAYA MÜSAİT HALK
3
1
13.02.2024
Yeni bir seçim sürecine girmiş bulunuyoruz, yine ve yeniden vaatler, halkı düşünen siyasetçiler ortaya çıktı. Zaten bu halk ancak seçim zamanında hatırlanır, bu sadece siyasetçilerin suçu değil aslında, hiçbir talepte bulunmayan ve ses çıkarmayan halkın da büyük eksikliği ve suçu var. Hizmetten çok, ideolojiye oy veren ve kendine kuru ekmeği, soğanı layık gören bir halk anlayışına kim neden değer versin ki?
Peki neden hizmet değil de ideolojiye oy verir bizim halkımız? Bu durum sadece ülkemizde değil tüm dünyada yaşanan bir olay ama Türkiye sert bir coğrafya olduğundan (siyasi, ideoloji, terör) gibi, ayrıca iki kutuplaşmış taraf olduğu için oylar değişkenlik göstermiyor. Bu konuyu biraz açalım isterseniz, şöyle ki; İzmir'deki belediye başkanı yani C'nin adayı hiçbir şey yapmasa bile yine büyük çoğunluk........
© Günışığı Gazetesi
visit website
login
who are we?
contact us
qosheapp
Toi Staff
Gideon Levy
Belen Fernandez
Mort Laitner
Rami G Khouri
Ali Fathollah-Nejad
Nikkei Editorial
