Son Güncellenme Tarihi: Mart 3, 2024 / 07:00

İnsanın kalbinin ikiye ayrıldığı maç desek abartır mıyız? Bir yanda Cumhurbaşkanının bile yeteri kadar yardım edilmediğini itiraf ettiği depremzede Hatay’ın Volkan Demirel önderliğindeki var olma mücadelesi, öte yanda Fenerbahçe’nin TFF, MHK, GS üçgeninde kurulan tezgahlara rağmen şampiyonluğa ulaşma çabası. Keşke her iki takıma da 3 puan verme şansı olabilseydi.

İsmail Kartal maç öncesinde “bugün çok farklı bir Fenerbahçe izletmeyi canı gönülden arzu ediyorum” dedi. Aslında yaptığı tek farklı şey, orta sahada İsmail Yüksek-Kruniç inadından vazgeçmesiydi. Fred yine yedekteydi yerine Mert Hakan Yandaş forma giymişti. Önlerinde de Syzmanski vardı. Bu üçlünün ve defansın göbeğindeki Çağlar-Becao ikilisinin ilk kez yan yana oynadığını vurgulamak lazım.

Bu oyun düzeninde Fred’in yerinin dolmadığı bir kez daha görüldü. Mücadelesi, ofansif katkı çabası ile Mert Hakan, tabii ki Kruniç’ten çok daha iyiydi ama “bir Fred etkisi” yaratamadı. Volkan Demirel’in talebeleri ilerde baskı yaparak Fenerbahçe’nin geriden oyun kurmasını engelleyince Livakoviç takımını uzun toplarla çıkardı.

Osayi-İrfanCan ikilisinin son derece verimli kullandığı sağ kanadı Osayi-Cengiz ikilisi bir türlü etkin kullanamıyor. Cengiz’in aldığı her topla merkeze girme isteği daha bireysel bir oyun getiriyor. Mert Hakan ve Dzeko’nun da destek vermesiyle Ferdi-Tadiç ikilisi sık sık çizgiye inip pozisyon üretirken, sağ kanat özellikle ilk yarıda neredeyse hiç çalışmadı. Enteresan olan goller sol kanat ataklarıyla geldi ama imzayı atan sağ kanattaki isimlerdi. İlk gol sol kanattan çizgiye inen Dzeko’nun arka direğe attığı pasa Osayi’nin vuruşuyla geldi. Dzeko yine sık sık orta sahaya gelerek Fenerbahçe’nin futbol aklı olmayı sürdürdü.

İkinci gol de yine sol kanattandı. Tadiç’in al da at dediği pasın gelişine vuran Cengiz golü buldu. Yazık bu Tadiç’e… Arkadaşları değerlendirebilseler yalnız Türkiye’nin değil Avrupa’nın asist kralı olacak. Israrla söylüyorum Dzeko ve Tadiç’e laf söyleyen çarpılır. Bu iki ismi eleştiren birilerini görürseniz, bir daha futbol konuşmayın, yazıyorsa okumayın.

İkinci yarıda İsmail Kartal, sağ kanattaki iki ismi Osayi ve Cengiz’i çıkararak yerlerine Osterwolde ve Fred’i aldı. Bundan sonra eski günlerden enstantaneler sergilediler ama yine yakaladıkları pozisyonları değerlendiremediler.

İkinci yarıya çıkarken Strandberg’i oyuna alarak sağ kanadı güçlendiren Volkan Demirel de daha sonra yaptığı değişikliklerle oyuna tutunmaya çalıştı. Ancak Halil Dervişoğlu yakaladığı iki net pozisyonu da kullanamayınca yapacak fazla bir şey kalmadı.

Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden 1985 yılında mezun oldu. Gazetecilik kariyerine üniversite yıllarında muhabir olarak Cumhuriyet Gazetesi’nde adım attı. UBA Haber Ajansı’nda önce muhabirlik sonra Genel Müdürlük yaptı. Yeni Gündem Haber Dergisi ve Tempo Haber Dergisi (Ankara Haber Müdürü) kuruluşlarında yer aldı. 4 yıl süreyle Kanal D Ankara Haber Müdürlüğü’nün ardından, CNBC-E Tv kurucu kadrosunda Ankara Haber Müdürü olarak yer aldı. 1999-2009 yılları arasında NTV Tv Ankara Haber Müdürlüğünü üstlendi. Sezgin, 2009-2013 yılları arasında TRT TÜRK’ü kurdu ve genel yayın yönetmenliğini yaptı. 2013 yılından bu yana Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu İletişim Programı’nda Takım Lideri olarak görev yapıyor.
Sezgin, 1980 Darbesi öncesinde yaşanan siyasi cinayetleri ele alan “Aydınlatılmamış Cinayetler” (İletişim Yayınları, İstanbul, 1987) kitabının yazarıdır.
Ümit Sezgin, Daimi Basın Kartı sahibi olup, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, İstanbul Gazeteciler Cemiyeti, Çağdaş Gazeteciler Derneği ve Parlamento Muhabirleri Derneği üyesidir. 2003 yılından bu yana Fenerbahçe Spor Kulübü Kongre üyesi olan Ümit Sezgin, Ankara Fenerbahçeli İş İnsanları Derneği AFİDER Başkan Yardımcısıdır.

QOSHE - HOCA İNATTAN VAZGEÇİNCE - Ümit Sezgin
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

HOCA İNATTAN VAZGEÇİNCE

8 0
03.03.2024

Son Güncellenme Tarihi: Mart 3, 2024 / 07:00

İnsanın kalbinin ikiye ayrıldığı maç desek abartır mıyız? Bir yanda Cumhurbaşkanının bile yeteri kadar yardım edilmediğini itiraf ettiği depremzede Hatay’ın Volkan Demirel önderliğindeki var olma mücadelesi, öte yanda Fenerbahçe’nin TFF, MHK, GS üçgeninde kurulan tezgahlara rağmen şampiyonluğa ulaşma çabası. Keşke her iki takıma da 3 puan verme şansı olabilseydi.

İsmail Kartal maç öncesinde “bugün çok farklı bir Fenerbahçe izletmeyi canı gönülden arzu ediyorum” dedi. Aslında yaptığı tek farklı şey, orta sahada İsmail Yüksek-Kruniç inadından vazgeçmesiydi. Fred yine yedekteydi yerine Mert Hakan Yandaş forma giymişti. Önlerinde de Syzmanski vardı. Bu üçlünün ve defansın göbeğindeki Çağlar-Becao ikilisinin ilk kez yan yana oynadığını vurgulamak lazım.

Bu oyun düzeninde Fred’in yerinin dolmadığı bir kez daha görüldü. Mücadelesi, ofansif katkı çabası ile Mert Hakan, tabii ki Kruniç’ten çok daha iyiydi ama “bir Fred etkisi” yaratamadı. Volkan Demirel’in talebeleri ilerde baskı yaparak Fenerbahçe’nin geriden oyun kurmasını engelleyince Livakoviç takımını uzun toplarla çıkardı.

Osayi-İrfanCan ikilisinin son derece verimli kullandığı sağ kanadı Osayi-Cengiz ikilisi bir türlü etkin kullanamıyor.........

© Gazete Pencere


Get it on Google Play