Nelson Mandela’nın meşhur bir sözü var, “Ben ya kazanırım ya da öğrenirim” demiş. Yenilginin çok öğretici olduğunu bundan güzel anlatan bir başka cümle yoktur herhalde... Hep söylüyorum, sporda kazanmak, hele kötü oynayıp şans faktörüyle veya rakibin ufak tefek hatalarıyla kazanmak uzun vadede büyük bozgunlara yol açabilir. Hepimiz insani zaaflara sahibiz. Kazanınca seviniriz, havalara uçarız. Ayaklarımız yerden kesilir, gerçeklerden uzaklaşırız. Dolayısıyla hatalarımızı görmeyi, onlardan ders çıkarmayı ihmal ederiz. “Zafer sarhoşluğu” diye bir deyim vardır mesela... Ama yenilginin sarhoşluğu olmaz. İçine oturur insanın... “Nerede yanlış yaptım?” diye döner döner sorarsınız. Antrenörseniz kaybettiğiniz maçları daha çok seyredersiniz. Hatalar oradadır, düzeltilmeyi bekler. Bir sonraki maç, gelecek hafta, gelecek ay...

Dikkatle izleyince görürsünüz; benzer hatalar kazanılan maçlarda da yapılmıştır aslında. Fakat galibiyet kocaman bir yorgan gibi örter bütün yanlışların üstünü.

İzlanda ile oynadığımız ve son saniye basketiyle galip geldiğimiz Eurobasket eleme maçı, bunun en canlı örneği. Yeni devşirmemiz Tarık sağolsun, o günü kurtardı (hakkını yemeyelim, kaybettiğimiz İtalya maçında da çok iyi oynamıştı). Skorborda bakılırsa kazandık ama bugün serin kanlı düşününce “Acaba kaybetsek daha mı iyi olurdu, belki aklımızı başımıza devşirirdik” diyorum. Son saniyede gelen o galibiyet, yönetici koltuklarında oturanların bütün ciddi sorunları bir kez daha halının altına süpürmesine neden oldu. En basit soruları bile cevaplamadan yine gidip yattılar kulaklarının üzerine... Nedir o sorular?

Bu sorulara bile doğru dürüst cevap veremeyenlerin, Türkiye gibi 85 milyonluk bir ülkede basketbolu yönetmesini, sorunları çözmesini umut edebilir miyiz?

Bu arada hafta içinde kulüplerimiz Avrupa kupalarında çok iyi sonuçlar aldılar. Kadınlarda Çukurova ve Beşiktaş, erkeklerde ise Fenerbahçe Beko, Anadolu Efes ve Beşiktaş kazanarak yollarına devam ettiler. Federasyonumuzun katkısını (!) inkâr edemeyiz.

QOSHE - Kazanırken kaybetmek - Erman Kunter
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Kazanırken kaybetmek

36 4
10.03.2024

Nelson Mandela’nın meşhur bir sözü var, “Ben ya kazanırım ya da öğrenirim” demiş. Yenilginin çok öğretici olduğunu bundan güzel anlatan bir başka cümle yoktur herhalde... Hep söylüyorum, sporda kazanmak, hele kötü oynayıp şans faktörüyle veya rakibin ufak tefek hatalarıyla kazanmak uzun vadede büyük bozgunlara yol açabilir. Hepimiz insani zaaflara sahibiz. Kazanınca seviniriz, havalara uçarız. Ayaklarımız yerden kesilir, gerçeklerden uzaklaşırız. Dolayısıyla hatalarımızı görmeyi, onlardan ders çıkarmayı ihmal ederiz. “Zafer sarhoşluğu” diye bir deyim vardır mesela... Ama yenilginin sarhoşluğu olmaz. İçine oturur insanın... “Nerede yanlış yaptım?”........

© Cumhuriyet


Get it on Google Play