Bizim kuşağın en etkili filmlerinden biridir Dr. Jivago. 1965’te vizyona girdiğinde Ömer Şerif’in ıslak ve gerçeğin aynası gibi gözleri hepimizi duygulandırmıştı. Sovyet yazar Boris Pasternak’a 1958 Nobel Ödülü’nü kazandıran tek belli başlı eseri ‘Dr. Jivago’ Rus devriminde yaşanan çilekeş gerçekleri romantik olduğu kadar dramatik tarzda anlatan 608 sayfalık bu roman Sovyetler Birliği’nde yasaklandığı için İtalya’ya kaçırılmış ve burada basılmıştı. 2003 yılında Dr. Jivago kitabı Rusya’da yasallaştı ve artık okullarda 11. sınıfta ders olarak okutuluyor. Yönetmen David Lean Lara rolü için Julie Christie’yi çoktan seçmişti. Şimdi sıra Dr. Jivago’yu canlandıracak aktörü bulmaktı. 1962’de çevirdiği ‘Lawrence of Arabia’ filminde Peter O’Toole’a eşlik eden Ömer Şerif’e öneri götürdü. Kadro kısa sürede tamamlandı. Hele kompozitör Maurice Jarre’nın eseri ‘Dr. Jivago’nun müziği ‘Lara Teması’ yıllarca hafızalarda kaldı. Bugün bile anımsanır. Yapıt tam 5 Oscar ödülü kazandı. Ömer Şerif ‘Golden Globe’ ile yetinmek zorunda kaldı. ‘Funny Girl’, ‘Mackenna’s Gold, ‘Mayerling’, ‘Juggemaut’, ‘Marco the Magnificent’, ‘Hidalgo’ ve ‘Che!’ ses getiren diğer filmleriydi.

Sinema kadar briç aşığıydı. Turnuvaları kaçırmadığı gibi kendi adına da Olimpiyatlar düzenlerdi. Mısır, Fransa ve ABD Ulusal takımlarında kaptanlık yaptı. 2009’da Venedik Film Festivali’nde ünlü Excelsior Oteli’nin terasında röportaj yapmıştım. Sinemadan daha çok briç konusu onu heyecanlandırıyordu. Sağlığı pek iyi değildi. Arka arkaya üç kalp ameliyatı geçirdi.

10 Temmuz 2015’te Kahire’de tedavi gördüğü hastanede yine kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi. Eski eşi Mısırlı yıldız Faten Hamama’nın kendisinden 6 ay önce ölmesi Ömer Şerif’i yıkmış ve dostlarına ‘Artık yaşamak istemiyorum’ demişti. Filmde, köhne ve arızalı tramvayda Lara’yı yürürken gördükten sonra kalp krizi geçirip direnerek ölmesi gözümün önüne geldi. Adı Dr. Jivago ile özdeşleşen Ömer Şerif’i 92. doğum gününde anmak içimden geldi.