Dört ay önce bu köşede Azerbaycan Türkiye ilişkilerine dair kaygılarımı yazmıştım.

Gerek Azerbaycan’dan gerekse Türkiye’den çok sayıda insan bilgi almak veya fikir vermek için aradı. Ama maalesef onunun birinci derecede muhataplarından ses çıkmadı.

Allah’tan bu konuları önemseyen, Türkiye’nin imajı ve ağırlığı için çalışan “siviller” var da yazdıklarımız boşa gitmiyor. Azerbaycan’da sesimize kulak veren kişi Hüseyin Büyükfırat oldu. Hüseyin Bey, uzun süredir Azerbaycan’da yaşayan bir Türk iş adamı, aynı zamanda bir sosyoloji doktoru. Her iki toplumu da iyi tanıyan ve iyi analiz edebilen biri.

Hüseyin Bey, geçen hafta Bakü’de öyle bir iş yaptı ki kaygılarımız, yerini ümit ve heyecana bıraktı.

Mezkur yazımda şöyle demiştim: “Türkiye'nin Azerbaycan'daki gücü hızla azalıyor. Boşluğu Rusya, ABD ve FETÖ dolduruyor.”

Hüseyin Bey’in ön ayak olduğu Azerbaycan-Türkiye Yatırım Forumu, tam da bu sorunu hedefleyen bir ilaç gibiydi. Foruma, her iki ülkeden bakanlar ve bürokratlar dışında çok sayıda iş insanı katıldı. Türkiye’den bu denli büyük bir katılımın olması, Azerbaycanlı iş insanları üzerinde çok olumlu bir etki yaptı. Hüseyin Bey’e organizasyonu başarılı bulduğumu söyledim ve tebrik ettim. Bana gayet mütevazı ve anlamlı bir karşılık verdi: “başarılı olduk diyebilmemiz için gelecek seneye kadar beraber yapılan işleri ve yatırımları artırmamız lazım.”

Biz de böyle olmasını diliyoruz. Çünkü ortak işler yapılmadığı sürece kardeşlik sadece lafta kalan bir hamasete dönüşür.

Bakü’nün en güzel caddelerinden birinde yürürken Rus Evi dikkatimi çekti. Aslında birkaç yüz metrekarelik bir dükkandan oluşan bu mekanı Rus devleti kiralayarak bir kültür evine çevirmiş. İçeriye girdiğinizde kendinizi Rusya’da sanıyorsunuz. Ben girdiğim sırada bir Rus ressamları sergisi ve küçük bir Rachmaninoff konseri vardı. Mekanın arka taraflarında Rusça pratik dersleri yapılan sınıflar ve bir de minik sinema salonu yer alıyor. Ön kısımdaki kafede Rus çörekleri ve Rus hediyelik eşyaları satılıyor. Ayaklı bir stantta Rus turizm ve eğitim firmalarının reklam broşürleri var. Dil kursları da varmış ama o binada değilmiş.

İnsan gerçekten üzülüyor. “İki devlet tek millet” diyecek kadar yakın gördüğümüz bir ülkede böylesi bir Türk Kültür Evi yok. Oysa son derece küçük bir bütçe ile halka temas eden böylesi güzel bir iş yapılabilir.

Dönüş yolunda Azerbaycan’da uzunca bir süre kültür müşavirliği de yapmış olan Prof. Dr. Fethi Gedikli Hoca ile karşılaştık. Üzüntümü Hoca ile paylaşınca, “en büyük sorun dış dünyaya yönelik kalıcı kültür politikamızın olmaması” dedi. Hal böyle olunca kültür işleri o dönemdeki müşavirin kişisel çabalarına kalıyormuş.

Görünen o ki Azerbaycan’daki müşavirimizin de bu taraklarda pek bezi yok. Bırakın bir Türk Evi kurmayı, müşavirliğin sosyal medya sayfasındaki son paylaşım 2020 yılından kalma! O da kültür ile değil, turizm pazarlaması ile ilgili…. Türkçesi, Azerbaycan’da Türkiye’nin kültürel bir etkinliği var mı diye boşuna aramayın, bulamazsınız!

Sosyal medya demişken, Bakü Büyükelçiliği’nin sosyal medya hesabında Azerbaycan - Türkiye Yatırım Forumuna dair tek bir haber ve duyuru olmaması ne kadar tuhaf!

Foruma katılan en önemli konuklardan biri Ticaret Bakanımız Ömer Bolat idi. Büyükelçilik, Bakan Bey’in Müsiad ziyaretine dair gönderileri paylaşmamış olsa komple unutmuşlar diyeceğim ama belli özel bir tercih yapılmış. Bolat’ın foruma dair gönderileri Büyükelçilik tarafından görmezden gelinmiş. Ki o gönderiler arasında Bolat’ın Azerbaycanlı bakanlar ile yaptığı çok önemli görüşmeler de var. Türkiye’nin Bakü Büyükelçiliği’nin Türkiye’nin Ticaret Bakanı’na sansür uygulaması nasıl anlaşılmalı bilmiyorum!

QOSHE - Büyükelçi, Bakan’a sansür mü uyguladı? - Gaffar Yakınca
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Büyükelçi, Bakan’a sansür mü uyguladı?

131 1
25.12.2023

Dört ay önce bu köşede Azerbaycan Türkiye ilişkilerine dair kaygılarımı yazmıştım.

Gerek Azerbaycan’dan gerekse Türkiye’den çok sayıda insan bilgi almak veya fikir vermek için aradı. Ama maalesef onunun birinci derecede muhataplarından ses çıkmadı.

Allah’tan bu konuları önemseyen, Türkiye’nin imajı ve ağırlığı için çalışan “siviller” var da yazdıklarımız boşa gitmiyor. Azerbaycan’da sesimize kulak veren kişi Hüseyin Büyükfırat oldu. Hüseyin Bey, uzun süredir Azerbaycan’da yaşayan bir Türk iş adamı, aynı zamanda bir sosyoloji doktoru. Her iki toplumu da iyi tanıyan ve iyi analiz edebilen biri.

Hüseyin Bey, geçen hafta Bakü’de öyle bir iş yaptı ki kaygılarımız, yerini ümit ve heyecana bıraktı.

Mezkur yazımda şöyle demiştim: “Türkiye'nin Azerbaycan'daki gücü hızla azalıyor. Boşluğu Rusya, ABD ve FETÖ dolduruyor.”

Hüseyin Bey’in ön ayak olduğu Azerbaycan-Türkiye Yatırım Forumu, tam da bu sorunu hedefleyen bir ilaç gibiydi. Foruma, her iki ülkeden bakanlar ve bürokratlar dışında çok sayıda iş insanı katıldı. Türkiye’den bu denli büyük bir katılımın olması, Azerbaycanlı iş insanları üzerinde çok olumlu bir etki yaptı. Hüseyin Bey’e organizasyonu başarılı bulduğumu söyledim ve........

© Aydınlık


Get it on Google Play