Bir de dalga geçiyorlar. “2024 yılı Emekliler Yılı” imiş. Bir taraftan AKP iktidarı emeklinin haklarına gaddarca el koyuyor. Diğer tarafta muhalif ama “Beter olsunlar, emekliler de AKP’ye oy vermeseydi” diyen AKP algılarına inananlar var.

Bir emekli olarak “Alayına İsyan” ediyorum. Emekliler AKP’ye oy veriyor tezini ileri sürenleri ve “Emeklileri enflasyona ezdirmedik” diyenleri, verilerle ve önyargısız siyasal gözlemlere dayanarak söylediklerini ispatlamaya davet ediyorum..

AKP’nin emeklilerin haklarına nasıl tecavüz ettiğini daha önceki yazılarda yazmıştım. Yazının sonunda üç farklı hesapla özetleyeceğim. Ama öncelik, “AKP’ye oy vermeselerdi, beter olsun” diyen iktidara hizmet eden muhalif geçinenlere…

AKP, 21 yıldır girdiği tüm seçimlerden birinci parti olarak çıkıyor. Ekonomide yaşanan bu kadar ağır bölüşüm krizlerine rağmen, oy oranı yüzde 40-49 arasında… Ana muhalefet partisinin oyları da yüzde 18 ile 25 arasında takılıp kalmış. Buradan çıkacak ders: Emeklilere saldırmadan önce, muhalefetin kendisine çeki düzen vermesini talep etmek. Ana muhalefette genel başkan değişti. Etkisini önümüzdeki iki seçimde göreceğiz.

“Beter olsun” diyenlere soru. Elinizde hangi veriler var ki, emeklilerin külliyen AKP’ye oy verdiğini söylüyorsunuz?

Diyorsunuz ki: “15 milyon emekli var. Aileleri ile birlikte 30 milyon seçmen eder.” Toplam seçmen sayısı 61 milyon. Bu iddiaya göre, nüfusun yarısı emekli ve ailesi! Bu nasıl bir hesap? Bir örnek, biz 2 kişiyiz ve ikimiz de emekliyiz. 4 değil 2 oy hakkımız var. Emeklilerin birçoğu da eşini kaybetmiş, dul. Öyle emekli seçmen sayısı 30 milyon falan değil. 60 yaş üstü nüfus 12 milyon 280 bin. 55 yaş üstü nüfus da 16 milyon 774 bin. Yani 61 milyon yurt içi seçmen içindeki payımız yüzde 20… Erken yaşta emekliler de var derseniz 55 yaş ve üstü seçmen sayısı yüzde 27…

AKP’nin oyları yüzde 40-49 arasında… Peki bu yüzde 20’nin ya da 27’nin AKP’ye oy verdiğini nereden biliyorsunuz? Muhafazakar seçmenin yaşadığı bölgelerde yapılmış birkaç tane “Cep telefonunu çıkar” diyen siyasal İslamcı sakallı ile hayat pahalılığından şikayet edip “bunun sorumlusu da CHP’dir” diyen zır cahil kadının zırvaları size göre tüm emeklileri yansıtıyor mu?

Seçmenlerin yüzde 80’ini 60 yaş altı ve AKP’nin yüzde 49 oy almasının nedeni yüzde 20’lik emekliler olacak öyle mi? İnternette buldum. Metropoll tarafından 6 anket şirketinin ortalamasını veren araştırma sonuçları var. Veri 2021 yılına ait. Partiler en çok hangi yaş gruplarından oy almışlar? Sıkı durun.

AKP’ye en çok oy veren yaş grubu yüzde 32.7 ile 45-54 yaş gurubu.

İkinci sırada yüzde 31.7 ile 35-44 yaş gurubu geliyor.

55 yaş ve üstü grubun AKP oyları içindeki yeri yüzde 29 ile üçüncü sırada…

Evet emekliler de AKP’ye oy veriyor ama 55 yaş ve üstünün AKP’ye verdiği oy, altı anket şirketi ortalamasına göre yüzde 29… Yani tamamı değil. Yüzde 70’i AKP dışı partilere oy veriyor.

CHP’ye gelelim. CHP’ye en çok oyu yüzde 23 ile 55 yaş ve üstünden almış.

18-24 yaş arası grubu CHP oylarında ikinci sırada geliyor. Bu gruptaki seçmenlerin yüzde 21’i CHP’ye oy veriyor.

35-55 yaş arası seçmenin yüzde 32’si AKP’ye yüzde 16’sı CHP’ye oy veriyor. En genç yaş grubuna bakalım. 18-24 yaş arasının yüzde 25’i AKP’ye yüzde 21’i CHP’ye oy veriyor. Benim elimde emeklilerin ve çeşitli yaş gruplarının kime oy verdiği ile ilgili bu veri var. Siz elinizdeki hangi veri ile “Beter olun” diyorsunuz?

Bitmedi, isyanım devam ediyor. Cahil seçmenin feraseti konusu var. Eğitim kalitesi düştükçe, AKP oyları yükseliyor. Sizin son 40 yıldır, özellikle de son 20 yıldır eğitim kalitesinin nasıl düştüğünden haberiniz yok mu? 1980 öncesinde ortaokul ve lise eğitimi almış kesimin genel kültürü, bugünün üniversite gençliğinin üzerinde. 1980 öncesi üniversite mezunlarının tamamına yakını, bugünün, tek bir makale bile yayınlamadan intihalle çakma profesör olmuş bademlerin alayına taş çıkartır. Elbette genç yaşta çok değerli ve çok saygın akademisyenlerimiz var. Maalesef onların sayısı azınlıkta… O yüzden 55 yaş altı grubunun oyları çoğunlukla AKP’ye gidiyor.

Ve yine isyanım dinmiyor. Bugünün emeklileri aktif çalışma çağında 68-78 kuşağı diye anılır. 68-78 yılları arasında doğanlar değil, bu yıllarda 18-30 yaş arasında olanlar için yapılan bir tanımlamadır. 68 ve 78 kuşağı hem dünyada hem de Türkiye’de, sosyal hayatındaki en aktif protestocu kesimi olmuştur. Öyle kolay kolay teslim olmaz. En ufak haksızlık karşısında büyük kitleler halinde sokaklarda yürür, meydanları doldururdu. Bu protestolar sırasında aramızdan 6000 kişinin kontrgerilla, sol örgütlere sızan provokatörler ve faşistler tarafından öldürüldüğünü de hatırlatalım.

İsyanım bitmedi devam ediyorum. 68-78 kuşağının aktif nüfus olduğu 1973-80 arasındaki dönemde birinci parti hiçbir zaman siyasal İslamcılar ya da radikal partiler olmadı. CHP genel seçimlerde yüzde 43, yerel seçimlerde yüzde 49 ile birinci parti oldu. Birincilik ve ikinciliği seçimden seçime değişerek AP ile paylaşıyorlardı. Siyasal İslamcıların oyu yüzde 5’i ancak bulurdu.

Türkiye’de, 68-78 kuşağının aktif nüfus çağında olduğu dönemde de yolsuzluklar yapılıyordu. Mesela dönemin Başbakanı Süleyman Demirel’in yeğeni Yahya Demirel, hayali ihracat yoluyla devletten haksız vergi iadesi almıştı. Olay ortaya çıktı. Yargı devreye girdi ve Süleyman Demirel Başbakan iken yeğeni suçlu bulunup hapse mahkum edildi. Bugünün “Beter olsun” dediğiniz emeklileri, o dönemin aktif nüfusu, bugünküler gibi “Çalıyorlar ama çalışıyorlar” demiyor, her alanda haksızlığa karşı tepkisini koyuyordu. Sağda ya da solda olan partiler de kamuoyu tepkisini her zaman ciddiye alıyordu.

İsyanım yine dinmedi. Biraz önce sokaklarda yürüyenlerde, meydanlarda toplananlardan söz ettik. Son günlerde sokaklarda, meydanlarda, hatta adliye koridorlarında yürüyüşler yapılıyor. Anayasaya ve yasalara aykırı olarak şeriat ve hilafet çağırıları yapılıyor. “Beter olun, emekliler de AKP’ye oy vermeseydi” diyen kardeşlerim, evlatlarım. Şeriat ve hilafet gösterilerini You Tube videolarından bulup tekrar izleyin bakalım. Emeklilik çağındaki insanlar mı yürüyüp şeriat, hilafet çağırısı yapıyor, yoksa yaşları 18-50 arasındaki insanlar mı?

Aranızda çok iyi niyetli gençler var. Bilgi ve iletişimdeki gelişmeleri kullanarak Oy ve Ötesi gibi müthiş organizasyonlar var. Ama bu potansiyeli organize edebilecek bir ana muhalefet partisi yok. Bırakın organize etmeyi, son 21 yıldaki seçimlerde yaklaşık 200 bin sandığın en az 20 binine, oyların ve sandıkların en az yüzde 10’una temsilci bile gönderemeyen bir muhalefet var. Bu gibi durumlarda emeklileri eleştirmek yerine, aktif siyasete el koymak, muhalefet partilerine katılıp güç vermeniz beklenir. Maalesef “armut pişmiyor ve ağza düşmüyor.”

AKP’ye muhalif olanlara sitemim, bu kadar. AKP’nin gaddarlığına örnek vermeden önce, bir hatırlatma daha yapacağım. AKP döneminde bütçe içinde cari transferler ve sosyal harcamalar arttı. Ancak bu harcamalar AKP’nin sosyal devlet politikaları uyguladığını göstermiyor. Medyada çıkan yüzlerce hatta binlerce habere dayanarak, sosyal yardımların görünüşte Kaymakamlar ve Valiler üzerinden yoksullara ulaştırıldığı ama pratikte bu yardımların ilçe ve il başkanları tarafından organize edildiğini söylemek mümkün.

AKP’yi destekleyen kim varsa, iş adamından, küçük esnafına, işsizinden emeklisine, çiftçisine kadar iktidar tarafından ödüllendirildiği malum. AKP’ye yanaşıp dünyanın sayılı zengini olan müteahhitler, sanayiciler, aracılar, simsarlar, bürokratlar, yerel siyasetçiler de var, bir koli gıda maddesinden etkilenenler, ya da çocuklarını işe yerleştirip minnet duyanlar da var. Bunların içinde emekliler de var, öğrenciler de var. AKP, kendi yandaşını ihya ediyor. Eğer emekliler çoğunlukla AKP’ye oy veren bir kitle olsaydı, onların emekli maaşı bugün 10 bin lira değil, sadece son iki yılın enflasyonuna ve asgari ücret ilişkisine göre göre en az 45 bin liraya yakın olurdu.

2024 yılı emekliler yılı diye dalga geçiyorlar ya… Önümüzde seçimler var. Kısa bir süre içinde, Mehmet Şimşek kötü polis ilan edilecek. Emekli maaşları 10 bin lira değil de 12 bin 500 ya da 13 bin lira yapılacak. Güya insanlar mutlu olacak ve oy toplayacaklar. Elbette 12 bin 500 lira, 10 binden büyüktür ama 2024 yılı için olması gereken en düşük emekli maaşı 35 bin 800 lira ile 45 bin lira arasındadır. Üç farklı pencereden hesapladım. Merak edenler okumaya devam edebilir.

ENFLASYON HESABI: Sadece son iki yılı aldım. Daha geriye gitsem, çok daha fazla çıkar. En düşük emekli maaşı AKP iktidara geldiğinde asgari ücretin yüzde 40 fazlası idi… Emekliler asgari ücretin yüzde 40 fazlası talebinden asla vazgeçmemeli…

2022 yılı başında asgari ücret 4253 TL. Yüzde 40 fazlası 5954 TL…

ENAG Enflasyonu, 2022 yılı için yüzde 137, 2023 yılı için yüzde 127… Bilime saygım nedeniyle TÜİK’i ciddiye almıyorum.

5954x2.37x2.27 = 32.032 TL. Bu 2023 yılı sonunda olması gereken en düşük emekli maaşı.

2024 yılı için de yüzde 40 beklenen enflasyon zammı.

32.032 x1.40 = 44.844 TL… 2024 yılı için olması gereken en düşük emekli maaşı. Emeklinin maaşının yüzde 76’sı buharlaşmış.

ALTIN HESABI: Altının özellikle son iki yıldır enflasyonun gerisinde kaldığını hatırlatarak altın üzerinden bir hesap yapalım. AKP iktidara geldiğinde en düşük emekli maaşı ile 8 çeyrek altın alınıyordu. Bu bugün için 25 bin 600 lira eder. Onun üzerine 2024 yılının yüzde 40 enflasyon beklentisini koyarsanız, en düşük emekli maaşını 35 bin 800 lira olarak bulursunuz. Emeklinin maaşının yüzde 71’i buharlaşmış.

MİLLİ GELİR VE BÖLÜŞÜM HESABI: Emeklinin perişan edildiğini gösteren bir başka hesap… Bir Gün Gazetesinde Aziz Çelik, 15 Ocak’ta yazmış:

“2008 nüfusunun yüzde 12.2’si emekli. Milli Gelirden aldıkları pay yüzde 5.9…

2022 nüfusunun yüzde 16.3’ü emekli. Milli gelirden aldıkları pay yüzde 4.5…”

Emeklilerin sayısı artmasına rağmen, milli gelirden pastadan aldıkları pay düşmüş. Peki ne kadar düşmüş. Oturup hesapladım.

2008 yıl ortası nüfusumuz 71 milyon 158 bin. Yüzde 12.2’si emekli, toplam 8 milyon 681 bin kişi.

2008 milli gelirimiz 783 milyar dolar. Bunun yüzde 5.9’u emeklilere gidiyor. 783x0.059= 46.2 milyar dolar. Emekli başına yılda ortalama 5232 dolar düşüyor. Bu arada hatırlatalım. 2008 yılında ortalama kişi başı gelir 11 bin dolar.

2022 yıl ortası nüfusumuz 84 milyon 900 bin kişi. Yüzde 16.3’ü emekli. Toplam emekli sayısı 13 milyon 839 bin.

2022 milli gelirimiz 906 milyar dolar. Emekliler yüzde 4.5 pay alıyor. 906 x 0,045 = 40.7 milyar dolar.

Emeklilerin sayısı artıyor, toplamda aldıkları pay düşüyor. Emekli başına düşen yıllık ortalama gelir 2946 dolara geriliyor. 2022’de kişi başı ortalama gelir 10.659 dolar.

Emeklinin 2008’deki 5232 doları 2022’de 2946’ya düşüyor. Gelirinin yüzde 44’ü buharlaşıyor. Üstüne üstlük 2022 yılında kur baskılandığı için gerçekte buharlaşan alım gücü yüzde 44’ü de aştığını söyleyebiliriz.

Emekliyi ezenlere de, emeklinin halini anlamayıp “Ohh olsun” diyenlere…

“Alayınıza İsyan”

QOSHE - Alayına isyan - Meriç Köyatası
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Alayına isyan

10 3
21.01.2024

Bir de dalga geçiyorlar. “2024 yılı Emekliler Yılı” imiş. Bir taraftan AKP iktidarı emeklinin haklarına gaddarca el koyuyor. Diğer tarafta muhalif ama “Beter olsunlar, emekliler de AKP’ye oy vermeseydi” diyen AKP algılarına inananlar var.

Bir emekli olarak “Alayına İsyan” ediyorum. Emekliler AKP’ye oy veriyor tezini ileri sürenleri ve “Emeklileri enflasyona ezdirmedik” diyenleri, verilerle ve önyargısız siyasal gözlemlere dayanarak söylediklerini ispatlamaya davet ediyorum..

AKP’nin emeklilerin haklarına nasıl tecavüz ettiğini daha önceki yazılarda yazmıştım. Yazının sonunda üç farklı hesapla özetleyeceğim. Ama öncelik, “AKP’ye oy vermeselerdi, beter olsun” diyen iktidara hizmet eden muhalif geçinenlere…

AKP, 21 yıldır girdiği tüm seçimlerden birinci parti olarak çıkıyor. Ekonomide yaşanan bu kadar ağır bölüşüm krizlerine rağmen, oy oranı yüzde 40-49 arasında… Ana muhalefet partisinin oyları da yüzde 18 ile 25 arasında takılıp kalmış. Buradan çıkacak ders: Emeklilere saldırmadan önce, muhalefetin kendisine çeki düzen vermesini talep etmek. Ana muhalefette genel başkan değişti. Etkisini önümüzdeki iki seçimde göreceğiz.

“Beter olsun” diyenlere soru. Elinizde hangi veriler var ki, emeklilerin külliyen AKP’ye oy verdiğini söylüyorsunuz?

Diyorsunuz ki: “15 milyon emekli var. Aileleri ile birlikte 30 milyon seçmen eder.” Toplam seçmen sayısı 61 milyon. Bu iddiaya göre, nüfusun yarısı emekli ve ailesi! Bu nasıl bir hesap? Bir örnek, biz 2 kişiyiz ve ikimiz de emekliyiz. 4 değil 2 oy hakkımız var. Emeklilerin birçoğu da eşini kaybetmiş, dul. Öyle emekli seçmen sayısı 30 milyon falan değil. 60 yaş üstü nüfus 12 milyon 280 bin. 55 yaş üstü nüfus da 16 milyon 774 bin. Yani 61 milyon yurt içi seçmen içindeki payımız yüzde 20… Erken yaşta emekliler de var derseniz 55 yaş ve üstü seçmen sayısı yüzde 27…

AKP’nin oyları yüzde 40-49 arasında… Peki bu yüzde 20’nin ya da 27’nin AKP’ye oy verdiğini nereden biliyorsunuz? Muhafazakar seçmenin yaşadığı bölgelerde yapılmış birkaç tane “Cep telefonunu çıkar” diyen siyasal İslamcı sakallı ile hayat pahalılığından şikayet edip “bunun sorumlusu da CHP’dir” diyen zır cahil kadının zırvaları size göre tüm emeklileri yansıtıyor mu?

Seçmenlerin yüzde 80’ini 60 yaş altı ve AKP’nin yüzde 49 oy almasının nedeni yüzde 20’lik emekliler olacak öyle mi? İnternette buldum. Metropoll tarafından 6 anket şirketinin ortalamasını veren araştırma sonuçları var. Veri 2021 yılına ait. Partiler en çok hangi yaş gruplarından oy almışlar? Sıkı durun.

AKP’ye en çok oy veren yaş grubu yüzde 32.7 ile 45-54 yaş gurubu.

İkinci sırada yüzde 31.7 ile 35-44 yaş gurubu geliyor.

55 yaş ve üstü grubun AKP oyları içindeki yeri yüzde 29 ile üçüncü sırada…

Evet emekliler de AKP’ye oy veriyor ama 55 yaş ve üstünün AKP’ye verdiği oy, altı anket şirketi ortalamasına göre yüzde 29… Yani tamamı değil. Yüzde 70’i AKP dışı partilere oy veriyor.

CHP’ye gelelim. CHP’ye en çok oyu yüzde 23 ile 55 yaş ve üstünden almış.

18-24 yaş arası grubu CHP oylarında ikinci sırada geliyor. Bu gruptaki seçmenlerin yüzde 21’i CHP’ye oy veriyor.

35-55 yaş arası seçmenin yüzde 32’si AKP’ye yüzde 16’sı CHP’ye oy veriyor. En genç yaş grubuna bakalım. 18-24 yaş arasının yüzde 25’i AKP’ye yüzde 21’i CHP’ye oy veriyor. Benim elimde emeklilerin ve çeşitli yaş gruplarının kime oy verdiği ile ilgili bu veri var. Siz elinizdeki hangi veri ile “Beter olun” diyorsunuz?

Bitmedi, isyanım devam ediyor. Cahil seçmenin feraseti konusu var. Eğitim kalitesi düştükçe, AKP oyları yükseliyor. Sizin son 40 yıldır, özellikle de son 20 yıldır eğitim........

© 12punto


Get it on Google Play