Bu köşede, 16.06.2024 ve 06.08.2024 tarihli yazıda esnaf ve sanatkârın ücret ve fiyat tarifesi üzerine yapılan uygulamanın Yasalara aykırı olduğunu, düzeltilmesini beklediğimi ifade etmiştim. Uygulama hem Yasalara aykırılık, hem de yönteme aykırılık içermektedir. Esnafın yanında vatandaşları da ilgilendirmesi nedeniyle kamu otoritesinin soruna el atması gerektiğini düşünüyorum.
***
17.07.1964 tarihli ve 507 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Kanunu, 21.06.2005 tarihine kadar yürürlükte kalmıştır. Yasanın tarifelerle ilgili maddesi 09.05.1991 tarih ve 3741 sayılı Kanunla değiştirilmiştir. Tarife verme yetkisi belediyelerden alınarak oda ve birliklere verilmiştir. 507 sayılı Yasanın yürürlükten kaldırılmasıyla 5362 sayılı Yasa yürürlüğe girmiş ve halen yürürlüktedir. 5362 sayılı Yasanın 62. maddesi, ücret ve fiyat tarifesi verilmesini düzenlemektedir. Önceki Yasanın 125. maddesi ile yürürlükteki Yasanın 62. maddesi paralel hükümler içermektedir. Küçük değişiklikler varsa da esasa ilişkin değildir.
1991 yılına kadar uygulanan 507 sayılı Esnaf ve Küçük Sanatkârlar Kanununun125. maddesinin ilk şeklinde belediyelerin yetkilerine dayanarak fiyat, tarife veya narh tespit ettiği durumlarda esnaf dernekleri birliğinin görüşünün alınacağı düzenlemesi bulunmaktadır. Bu hükümden anlaşılacağı üzere fiyat, tarife ve narh koyma yetkisi tamamıyla belediyeye aittir. Belediye bu yetkisini kullanırken esnaf örgütlerinin görüşünü almakla yükümlüdür. Bu hükümler, 1991 yılına değin uygulanmıştır.
507 sayılı Yasanın 125. maddesi hükmü 09.05.1991 tarihinde........

© Yeşilgiresun