menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Konuşulamayan şey hakkında susmak gerekir mi?

155 1
17.08.2024

Biliyorsunuz, AK Parti, kuruluşunun 23. yılını kutladı hafta içerisinde. Bu 23 yılın 23’ünü de iktidar koltuğunda geçiren AK Parti, Türk siyasi tarihine kelimenin gerçek anlamıyla “altın harflerle” yazdırdı adını. Hiçbir siyasi partiye nasip olmayan bir başarı ve ikbal yakaladı.

Elbette, iktidar ömrü bu denli uzun olan bir siyasi partinin biriktirdiği birtakım hatalar, birtakım yanlışlar da oldu. Bunu da büyük oranda normal karşılamamız gerekir. İktidarın yıpratıcılığı pek çok başka yıpratıcılıklardan daha serttir üstelik.

Tabii bu kutlamalar aynı zamanda, geçtiğimiz yerel seçimde “ağır bir mağlubiyet” olarak değerlendirebileceğimiz bir yenilgi alan AK Parti açısından bir yandan “buradayız, işimizin başındayız” mesajı verme fırsatıydı, bir yandan da kamuoyu önünde ciddi bir özeleştiri yapma fırsatı.

Gördüğüm kadarıyla bu iki fırsat da “gümbür gümbür” kullanılamadı yıl dönümü kutlamasında.

Bunun birkaç sebebi olabilir elbette. Öncelikle, Türkiye’nin içerisinde bulunduğu ekonomik ve politik durum, AK Parti’ye bir “özeleştiri fırsatı” tanımıyor olabilir. Yani “şu içerisinde bulunduğumuz nezaketli dönemde bir özeleştiri süreci yürütmeyelim” denilmiş olabilir. Anlayışla karşılayabileceğim ama asla doğru bulmayacağım bir seçim bu.

Diğer yandan, AK Parti çevrelerinde sıkça konuşulan “aslında ne olup bittiğini kimse samimiyetle tartışmıyor, herkes bulunduğu pozisyonu koruma ve tahkim etme derdine düşmüş görünüyor” cümlesi de bir şekilde “hakikat” olabilir. AK Parti’de inisiyatif kullanarak, “yerel seçim mağlubiyetimde benim de payım var” diyerek istifa ettiğini gördüğümüz, duyduğumuz kimse olmadı malum. Hani birileri istifa etti de Cumhurbaşkanı Recep........

© Yeni Şafak


Get it on Google Play