Bilim mi, din mi? Belki de ikisi birlikte - 2
Bilimin konusu, fizikî olgular, gözlemlenebilir yapılar ve ölçülebilir verilerle sınırlıdır. Bu yüzden bir meselenin bilimsel yöntemle ele alınamıyor oluşu, onun değersiz veya önemsiz olduğu anlamına gelmez.
Sadece bilimin ilgi ve yetki alanının dışında olduğunu gösterir.
Dolayısıyla bilim, dinin alanına giren inanç, anlam ve ahlâkî değerler gibi konularda hüküm veremez; bu yönüyle din ve bilim, birbirlerinin yerine geçmeye çalışan değil, kendi sınırları içinde hakikatin farklı yönlerini aydınlatan iki ayrı disiplindir. Bu sebeple, dinin yerine geçmeye çalışan veya dinin alanına hükmetme iddiası taşıyan bir bilim anlayışı, kendi sınırlarını aşarak ‘haddinden tecavüz etmiş’ olur; çünkü bilim, dinî sorulara nihaî cevaplar verme yetkisine sahip değildir.
Din-bilim ilişkisi nasıl bir hiyerarşiyle ele alınmalıdır? Bu soruya verilecek cevap, iki alanın fıtratını doğru kavrayarak şekillenmelidir. Dinin temel kaynağı mutlak hakikati temsil ederken, bilim sınırlı gözlem ve akıl yürütme ile elde edilen değişebilir bilgilere dayanır. Dolayısıyla bilim ile din arasında kurulacak ilişki, hiyerarşik değil, tamamlayıcı bir nitelik taşımalıdır. Dinin belirlediği hakikatleri........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Gideon Levy
John Nosta
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein