menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Narin'in amcasının aracında ağabeyi Enes de var mıydı, diğer iki genç nerede?

299 61
tuesday

Diğer

17 Eylül 2024

Tavşantepe'de dere yatağında cesedi bulunan 8 yaşındaki Narin'in öldürülmesine yönelik soruşturma iyice arapsaçına döndü!

Ortaya çıkan ifade metinleri ile televizyonlarda saatlerce yapılan "vicdanları kanatan" yayınlara bakılırsa, cinayet çözülmüş durumda!

Katil ya da katiller belirlendi, savcının kanaati netleşti!

Hatta daha ötesinde; savcının amca Salih Güran'ı katil olarak tespit ettiği bilgisi paylaşıldı özel bir televizyon kanalındaki canlı yayında!

Bu kanaat ve değerlendirmelere karşılık kazın ayağının pek de konuşulduğu gibi olmadığını söylemek mümkün.

Dere yatağındaki bir taşın altına gizlendiği ortaya çıkarılan Narin'in ölümüyle ilgili soruşturmada çözümün yakın olduğunu sanmıyorum.

Devletin, geçmişinde kimi sıkıntılar bulunan bir köyde, kayıp olduğu anlaşılan bir çocuğun ölü ya da diri bulunması ve olayın aydınlatılması çalışmalarında adli verileri kullanmak yerine siyasi mecrada süreci yürütmek istemesinin yaşanan tabloda payı büyük maalesef.

Gerek adli makamlar gerekse kamu yöneticileri ve siyasilerin olaya yaklaşımlarının oluşturduğu atmosfer inançsızlık sonucunu doğurdu. Savcılık soruşturmasında gerçeğe ulaşılması halinde bile kamuoyunun sonuca inanmasının önü kesildi kuşkusuz.

Toplum hiçbir şekilde ikna olmayacak. Zira yakın geçmişte örnekleri var.

Oysa, gerçekleştiği çevre ve adı geçenler çerçevesinde çok basit bir soruşturmayla, cinayet gün ışığına çıkarılabilirdi.

Fakat gelinen son noktada, Narin'in katledilmesi "dış güçlere" bağlandı. İktidara yakın kesimlerin her zor durumda kaldığında kullandığı iki sihirli kelimeyle hem de.

Soruşturmada; köy sakinlerinin, özellikle Güran ailesinin devlete ve siyasi iktidarın ideolojisine yakın olması kadar devletin de aileye bakışındaki farklı yaklaşım, Narin'in katil veya katillerinin bulunmasını her geçen gün zorlaştırıyor.

Diyarbakır İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Selçuk Yıldırım'ın soruşturma hakkında yaptığı sürecin ilk resmî açıklamasının "soruşturmada kırılma noktası" olduğu görüşündeyim.

Yaşananların sıcağı sıcağına yapılan bu açıklama sonrasında, işler nedense tersine dönüverdi aniden!

Üstelik, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın köye geldiği gün Jandarma Genel Komutanı Ali Çardakçı'nın da Diyarbakır'a gelerek soruşturmayla ilgili bilgi aldığı ifade ediliyor. Bu ziyarette Çardakçı'nın, yaptığı açıklama nedeniyle İl Jandarma Komutanı Yıldırım'ı........

© T24


Get it on Google Play