Kara Harp Okulu’nda yeni vaka: Öğrencilerin İzmir Marşı okuması da yasaklanmış!
Diğer
29 Kasım 2024
Mezuniyet törenine katılan teğmenlerin “kılıçlı yemin töreni” ve “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı atmalarıyla ilgili idari soruşturmanın başlatıldığı Kara Harp Okulu’nda ilginç gelişmeler yaşanıyor.
Haklarında idari soruşturma başlatılarak ifadeleri alınan teğmenler hakkında hazırlanan değerlendirme raporları henüz Milli Savunma Bakanlığı (MSB) Yüksek Disiplin Kurulu’na (YDK) ulaşmadı.
Sürecin nasıl devam edeceği henüz belli değil.
Yeni mezun teğmenlerin avukatları ve kimi emekli askerler, yaşananlarda suç unsuru bulunmadığında ısrarlı. Buna karşın iktidar kanadı ise “şahin” yaklaşımında.
Teğmenlerin durumu iç siyasetin ana gündem başlıklarında ilk sırada neredeyse.
Kılıçlı yemin töreni ile tartışmaların odağındaki Kara Harp Okulu’nda geçen yıl yine dikkat çekici bir dizi olayın yaşandığı bilgisine ulaştım.
Sürecin merkezindeki gelişme; okulda eğitim gören öğrencilerin okuduğu İzmir Marşı’nın yasaklanması!
Evet, yanlış duymadınız; stadyumlarda, mitinglerde, hemen yerde binlerin, on binlerin okuduğu marşın Kara Harp Okulu’nda okunması geçen yıl yasaklanmış.
Aldığım bilgiye göre, İzmir Marşı’nın öğrenciler tarafından okunmasının yasaklanmasının gerekçesi “siyasi mesaj” taşıması.
İzmir Marşı’nın ilk bölümünü hatırlatayım;
“İzmir’in dağlarında çiçekler açar,
İzmir'in dağlarında çiçekler açar,
Altın güneş orda sırmalar saçar,
Altın güneş orda sırmalar saçar,
Bozulmuş düşmanlar yel gibi kaçar,
Bozulmuş düşmanlar yel gibi kaçar,
Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa,
Adın yazılacak mücevher taşa,
Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa,
Adın yazılacak mücevher taşa…”
Marşın ikinci bölümüne de bakıldığında sözlerinden “siyasi mesaj” çıkarmak için epey zorlamak gerek, kanımca.
Ankara Hükümeti’ne bağlı ordunun, Kurtuluş Savaşı’ndaki kahramanlıklarını anlatmak amacıyla kaleme alınan marşın bütününe bakıldığında; bugünkü tartışmalar ışığında “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” cümlesinden rahatsız olanlarda yaratacak tek problem, “Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa, adın yazılacak mücevher taşa…” bölümleri olsa gerek!
Arkadaşlarıyla birlikte bugün nefes aldığımız Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran ve yaşatmak için elinden gelen her şeyi yapan Atatürk’ün altın sarısı saçlarını betimleyen “Altın güneş orda sırmalar saçar” nakaratını da hesap etmek gerekebilir, ilave olarak!
Geri kalan bölümleri, İzmir’in düşman işgalinden kurtarılması, verilen şehitler, öksüz kalan aileleri ve vatan sevgisinden başka bir tespit yok açıkçası.
Kara Harp Okulu yönetiminin İzmir Marşı’nın okunmasından doğan rahatsızlığını ete kemiğe büründüren gelişmeleri aktarmaya devam edeyim.
Dediğim gibi, marşın okunması okul yönetimi tarafından yasaklandı. Yasak, öğrencilere ve sorumlu komutanlara yazılı olarak değil, sözlü olarak verildi!
Hem de üst düzey bir komutan tarafından. İsmini şimdilik vermeyeyim. Zira terfi ederek okuldan ayrıldı kendisi.
Peki, sözlü yasak talimatı verilince iş bitti mi? Elbette hayır, öğrenciler İzmir Marşı’nı söylemeye devam edince okul yönetimi yine adını vermeyeceğim bir takım komutanı üsteğmenin savunmasını aldı.
Doğruyu söylemek gerekirse, sürecin devamının nasıl sonuçlandığı, yani soruşturma açılıp açılmadığı ya da herhangi disiplin işlemi yapılmasına gerek olup olmadığı, yönünde şimdilik sağlıklı bir bilgiye ulaşamadım. Edindiğimde aktaracağım.
Ancak şunu belirteyim; İzmir Marşı’yla ilgili yasak halen devam ediyor.
Şimdilerde öğrenciler........
© T24
visit website