menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

ATATÜRK’ÜN İZİNDE OLMAK

13 1
10.11.2025

Kısacası, toplumsal yaşamda herkes için geçerli, mutlak iyi, kötü, doğru, yanlış, güzel, çirkin olamaz. Ayrıca, bütün

· iyiler doğru ve güzel,

· kötüler yanlış ve çirkin,

· doğru kabul edilenler iyi ve güzel

olmadığı gibi, her zaman,

· yanlış bulunanlar kötü ve çirkin;

· güzel denilenler iyi ve doğru,

· çirkin diye nitelenenler kötü ve yanlış da değildir.

Buna karşılık, kendilerine özgü tercihleri olmayan insanlar ile çoğunluktan ayrı düşmemek için kendi tercihlerinden vazgeçenler, başkalarınca belirlenmiş yaygın iyi, kötü, doğru, yanlış, güzel, çirkin anlayışlarını sorgulamaksızın peşine takılma kolaycılığıyla yaşam boyu sürüklenirler.

Bir de tek başlarına kalsalar bile, yaşama bakışlarında her zaman nesnel kalabilen; kendi doğrularını, iyilerini ve güzellerini arayan insanlar vardır. Onlar başkalarının çeşitli hesaplarla belirledikleri iyiyi, doğruyu, güzeli sorgulamaksızın kabul etmenin “güdülmek; bağımsız ve özgür düşünmekten vazgeçmek” anlamına geldiğini bilirler.

Mustafa Kemal Atatürk ikinci gruptaki insanlardandı. Onu başarıya götüren de işte bu özelliğiydi.

***

Savaş alanlarında tükettiği gençlik yıllarının sonunda, henüz 42 yaşındayken kuruluşuna önderlik ettiği ve on beş yıl başkanlığını yaparak yön verdiği tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’nin kendine özgü karakteri onun bu özelliğini yansıtır.

Osmanlı Devleti Birinci Dünya Savaşı’ndan yenilgiyle çıktığında, Anadolu’daki varoluşu tehlikeye düşen ulusun kurtuluşu için “tek iyi, doğru ve güzel yol” olarak, başkalarının belirlediği ve kimilerinin çaresizlik içinde kabullendiği “İngiltere ya da Amerika himayesinde devleti ayakta tutma” seçeneğini reddeden Mustafa Kemal, kendi iyisi, doğrusu ve güzeli olan TAM BAĞIMSIZLIK için çok başka bir yol tutturmuştu.

Adım adım ilerlenen o yol, ulusun varoluş mücadelesini başarıya, ülkeyi tam bağımsızlığa götürmüştü. Böylece, Türkiye’nin önünde özgürlüğün, uygarlığın, aydınlanmanın ve demokratikleşmenin kapısı açılmıştı.

***

Atatürk için saygı duruşuna çağıran........

© Sonsöz