7,7'lik sarsıntı sonrası saniyeler içinde binlerce can enkaz altında kaldı. Onlarla birlikte kurulan hayaller, bin bir özenle kurulan yuvalar yerle bir oldu... O sabah Türkiye’nin uyandığı en acı günlerden biri oldu.

Ve bugün, depremin üzerinden tam 1 yıl geçti.

Depremin merkezi Kahramanmaraş'ta da birçok bina yıkıldı, binlercesi ağır hasar aldı ama tabakları kırılmayan, dekor olarak kule yapılmış çatal bıçakların bile devrilmediği bir bina vardı ve sosyal medyada gündem olmuştu. İşte o binanın müteahhidi MEHMET AKIN ÖNCÜL ile bir araya geldik.

Depremin ardından yaşanan acı hafifleyecek ama Türkiye bu tarihi ve saati hiçbir zaman unutmayacak: 6 Şubat 2023, saat 04.17...

“Tabakları bile kırılmayan binanın müteahhidi” olarak tanındınız ama bir de sizden dinlemek isteriz. Kimdir Mehmet Akın Öncül?

1982 yılında Kahramanmaraş’ta doğdum. İlk, orta ve lise öğrenimimi Kahramanmaraş’ta tamamladım. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Matematik bölümünden üniversite birincisi olarak mezun oldum. 2005 yılında inşaat sektörü ile iş hayatına atıldım. Konut ve işyerleri inşa etmekteyiz. 2018 ve 2022 yılları arasında Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası meclis üyesi olarak, Bina Yapım ve Teknik Hizmetler Komitesi meclis üyeliği yaptım. 2019 yılında yerel seçimlerden sonra, Kahramanmaraş Onikişubat Belediyesi meclis üyesi olarak hizmet etmekteyim. Halen inşaat sektöründe iş hayatına devam etmekteyim. Evli ve bir çocuk babasıyım.

Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde saat 4.17'de 7,7; Elbistan ilçesinde saat 13.24'te 7,6 büyüklüğünde deprem olurken, Gaziantep'te de büyüklükleri 6,4 ile 6,5 olan iki deprem meydana geldi. Depremde 10 ilde binlerce bina yıkıldı. Depremin merkezi Kahramanmaraş'ta da birçok bina yıkıldı binlercesi ağır hasar aldı… Bugün tam 1 sene geçti üzerinden… O günü 1 sene sonra bugün sizden dinlemek istiyorum. Siz neler yaşadınız?

Öncelikle, milletimizin ve devletimizin başı sağ olsun, umarım bir daha hiçbir felaketle karşılaşmayız. Deprem esnasında yaşadıklarımıza gelince, özetle; soğuk, kargaşa, feryatlar, acı, gözyaşı, akıl tutulması, kısa süre sonra çalışmayan telefonlar, çaresizlik, bekleyiş… Her taraf korku filmi gibiydi. İnsan düşünmek ve hatırlamak istemiyor. O anları ancak yaşayanlar bilir.

Büyük felaket beraberinde büyük acılar getirdi ama aynı zamanda size çok insan kazandırdı diye düşünüyorum. Neredeyse tüm ülkenin güvenini kazandınız. Hatta ödül de aldınız yakın zamanda. Türkiye’nin takdirle alkışladığı bir müteahhit konumuna gelmek size neler hissettirdi?

Gerçekten şunu da söylemem gerekiyor ki keşke deprem olmasaydı, biz de bunları konuşmasaydık. Ama maalesef deprem ülkemizin bir gerçeği. Biliyorum ki hiçbir müteahhittin, meslektaşlarımızın bilerek ve isteyerek yapısının yıkılmasını veya hasarlı olmasını istemez. Fakat burada yapıyı etkileyen çok faktör var, zemininden tutun imar planlarına veya bilinçsiz yapılan işyerlerinin tadilatlarına kadar. İşin özeti bir yanlış bütün doğruları götürebiliyor maalesef. Çok hassas, titiz ve özen göstermek gerektiğini düşünüyorum. Depremden hemen sonra; yaptığımız yapılardaki daire ve işyerleri sahiplerinin arayıp, dualarını, teşekkürlerini almak o kadar gurur vesilesiydi ki. En mutlu hissettiğimiz anlar onlardan bu sözleri işitmekti.

Kahramanmaraş'ta bir tabağın bile kırılmaması ile gündeme gelen züccaciye dükkânının yer aldığı binanın müteahhidi olarak tanındınız sosyal medyada. Nasıl oldu peki bu? Nasıl oldu da bir tabak bile kırılmadı? Yaptığınız binalar neden yıkılmadı?

Yaptığımız sitenin karşısındaki yıkılan binanın enkazında bekleyen bir kişinin, arkasında fark ettiği zücaciye dükkanın yanına gittiğinde gördüğü manzarayı sosyal medyada paylaşmasıyla gündem oldu. Biz projelerimizi (Başta zemin etüdü ve statik hesaplamalar olmak üzere) ve mevzuata uygun olarak işimizi tüm ekiplerimizle yapmaya çalışırız. Bizler ve teknik personelimiz daima işimizin başındayızdır. Denetim ve kontrollere inşaatlarımızın her aşamasında önem veririz. Malzeme seçimimizde çok dikkatli ve titiz davranırız. Ayrıca şunu da ifade etmeliyim ki; biz müteahhitler mer’i mevzuata göre inşaat yaparız. Depremde yıkılan hasarlı binaların %98’i, 1999 yılından önceki kanun ve yönetmeliklere göre yapılan binalardır. Eğer bir bina fay hattı kırığı üzerindeyse, siz ne kadar sağlam yaparsanız yapın mutlaka sıkıntı olur. Örneğin 1989 San Francisco depreminde motosikletli bir polis geniş asfalt yolda ilerlerken yol yarılır polis düşer yol tekrar kapanır. Allah esirgesin böyle bir durum yarığın üzerindeki herhangi bir yapının başına gelirse takdir edersiniz ki yapacak bir şey yoktur. Yapılarımızın zemini çok önemlidir.

Şimdilerde sosyal medyada fotoğraflarınızın altına yorumlar geliyor gördüğüm kadarıyla. İnsanlar size yaşadıkları şehirleri söyleyip orada projeniz varsa ev almak istediklerini söylüyorlar. Kısacası güvenini kazandınız herkesin. Peki, bu güveni devam ettirecek misiniz? Sağlam binalar yapmaya devam ediyorsunuz değil mi?

Gerçekten şu anda yeni projelerimize çok talep var. Bizlere güvenen ve projelerimizde olmak isteyen herkese sonsuz teşekkürler. Yeni projelerimiz olacak, bunların ön hazırlığındayız. Sizin de bildiğiniz üzere şuanda konut veya işyerine sahip olmak zor, hem maliyetler yüksek hem de paraya ulaşmanın (faizler, krediler yüksek) zor olduğu bir dönemdeyiz. Sayın Maliye Bakanımızın da ifade ettikleri gibi 2024’ün ikinci yarısından sonra iyimser bir havaya gireceğini düşünüyor ve ona göre hareket ediyoruz. Aynı zamanda bizler sürekli gerek fuarlara katılarak, gerek yeni inşaat malzeme ve gelişmelerini takip ederek kendimizi daha geliştirmek çabasındayız. Teknolojinin ve bilimin her gün değiştiği zamandayız. Bunlardan maksimum faydalanmak ve gelişmeleri takip etmek zorundayız.

Deprem felaketi günlerinde ve sonrasında sizin yaptığınız yıkılmayan binanın konuşulduğu zamanlar adına, unutamadığınız bir anı oluştu mu hayatınızda?

Aslında evet, sosyal medyada depremden tam bir yıl önce, 6 Şubat 2022 tarihinde bir paylaşım yapmıştım. Fotoğrafın içeriği ise üniversitedeki diferansiyel dersimden sınıfta tahtada soru çözdüğüm, yıllar önce ki fotoğrafımdı. Maalesef ki paylaşımımdan 1 sene sonra bu felaket başımıza geliyor. Eğitimin çok önemli olduğunu anlatan bir paylaşım olduğunu düşünüyorum. Bir anımda jeolog bir müşterimiz ile aramızda geçen görüşmeyi yapı hakkında ki konuşmamızı, depremden sonra TV kanalında ve sosyal medyada dile getirmiş. Kendisine zemin etüt raporlarından, demir ve beton testlerine kadar göstermiş, zaman ayırmışım ve kendisine şu şekilde ifade etmişim; “Sizinle bu konuları konuştuğum için çok mutlu ve memnun oldum, keşke herkes sizin gibi olsa yapımızın iç mimari detaylarının yanında, yapının asıl sağlamlığı ile ilgili temel unsurları konuşabilsek“

Sağlam binanın gerektirdikleri nelerdir? Yıkılan onca bina ile sizin yaptığınız bina arasındaki farklar nedir?

Ekip çalışması halinde zemin etüdü, statik hesaplamalar, tecrübeli titiz işçilik, sürekli kontrol ve denetim, beton sulama gibi ana başlıkları olmak üzere birçok ayrıntı, teknik detaylar vardır. Bunların hepsi yapılar için hayati önem taşımaktadır.

Şu sıralar neler yapıyorsunuz? Projelerinizden de bahsedelim isterim.

Şuanda Kahramanmaraş’ta taahhüt, konut ve işyerleri inşasına devam etmekteyiz. Bununla beraber başta İstanbul ilimiz olmak üzere farklı illerde de proje geliştirme çalışmalarımız sürmekte Yağmur Hanım.

‘Depremin değil, binanın insanı öldürdüğünü’ herkese gösterdiniz. Size herkes adına ben bir kez daha teşekkür ederim. Bu keyifli sohbet için de teşekkür ederim. Son olarak neler söylemek istersiniz?

Gazetenizde bize yer ayırdığınız için asıl ben teşekkür ederim Yağmur Hanım. İnşallah ülkemiz ve insanlık böyle felaketlerle bir daha karşılaşmaz. Çok okumak, çok düşünmek, çok çalışmak, yenilikleri takip etmek…

QOSHE - Tabakları bile kırılmayan binanın müteahhidi MEHMET AKIN ÖNCÜL: Yapılarımızın zemini çok önemli - Yağmur Tanyıldız
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Tabakları bile kırılmayan binanın müteahhidi MEHMET AKIN ÖNCÜL: Yapılarımızın zemini çok önemli

18 0
06.02.2024

7,7'lik sarsıntı sonrası saniyeler içinde binlerce can enkaz altında kaldı. Onlarla birlikte kurulan hayaller, bin bir özenle kurulan yuvalar yerle bir oldu... O sabah Türkiye’nin uyandığı en acı günlerden biri oldu.

Ve bugün, depremin üzerinden tam 1 yıl geçti.

Depremin merkezi Kahramanmaraş'ta da birçok bina yıkıldı, binlercesi ağır hasar aldı ama tabakları kırılmayan, dekor olarak kule yapılmış çatal bıçakların bile devrilmediği bir bina vardı ve sosyal medyada gündem olmuştu. İşte o binanın müteahhidi MEHMET AKIN ÖNCÜL ile bir araya geldik.

Depremin ardından yaşanan acı hafifleyecek ama Türkiye bu tarihi ve saati hiçbir zaman unutmayacak: 6 Şubat 2023, saat 04.17...

“Tabakları bile kırılmayan binanın müteahhidi” olarak tanındınız ama bir de sizden dinlemek isteriz. Kimdir Mehmet Akın Öncül?

1982 yılında Kahramanmaraş’ta doğdum. İlk, orta ve lise öğrenimimi Kahramanmaraş’ta tamamladım. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Matematik bölümünden üniversite birincisi olarak mezun oldum. 2005 yılında inşaat sektörü ile iş hayatına atıldım. Konut ve işyerleri inşa etmekteyiz. 2018 ve 2022 yılları arasında Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası meclis üyesi olarak, Bina Yapım ve Teknik Hizmetler Komitesi meclis üyeliği yaptım. 2019 yılında yerel seçimlerden sonra, Kahramanmaraş Onikişubat Belediyesi meclis üyesi olarak hizmet etmekteyim. Halen inşaat sektöründe iş hayatına devam etmekteyim. Evli ve bir çocuk babasıyım.

Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde saat 4.17'de 7,7; Elbistan ilçesinde saat 13.24'te 7,6 büyüklüğünde deprem olurken, Gaziantep'te de büyüklükleri 6,4 ile 6,5 olan iki deprem meydana geldi. Depremde 10 ilde binlerce bina yıkıldı. Depremin merkezi Kahramanmaraş'ta da birçok bina yıkıldı binlercesi ağır hasar aldı… Bugün tam 1 sene geçti üzerinden… O günü 1 sene sonra bugün sizden dinlemek istiyorum. Siz neler yaşadınız?

Öncelikle, milletimizin ve devletimizin başı sağ olsun, umarım bir daha hiçbir felaketle karşılaşmayız. Deprem esnasında yaşadıklarımıza gelince, özetle; soğuk, kargaşa, feryatlar, acı, gözyaşı, akıl tutulması, kısa süre sonra çalışmayan telefonlar, çaresizlik, bekleyiş… Her taraf korku filmi gibiydi. İnsan düşünmek ve hatırlamak istemiyor. O anları ancak yaşayanlar bilir.

Büyük felaket beraberinde büyük acılar getirdi ama aynı zamanda size çok insan kazandırdı diye düşünüyorum. Neredeyse tüm ülkenin güvenini kazandınız. Hatta ödül de aldınız yakın zamanda. Türkiye’nin takdirle alkışladığı bir müteahhit konumuna gelmek size neler hissettirdi?

Gerçekten şunu da söylemem gerekiyor ki keşke deprem olmasaydı, biz de........

© Önce Vatan


Get it on Google Play