menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ruşen Çakır yazdı: Çözümsüzlük için Kandil’den medet ummak

30 1
26.01.2025

“Çözümsüzlük için Kandil’den medet ummak” başlıklı bu haftaki yazısında Ruşen Çakır, yeni çözüm sürecinin olumlu sonuçlanma ihtimalinin gerekçelerini, kendisini iyimserliğe iten gelişmeleri açıklıyor.

MHP lideri Devlet Bahçeli’nin geçen ekim ayında DEM Partililere elini uzatması, ardından Abdullah Öcalan’ın DEM Parti TBMM Grubu’nda konuşma yapmasını istemesiyle birlikte Türkiye garip bir süreç yaşamaya başladı. O kadar garip ki, kimse adını bile koyamıyor. Ben buna—özellikle Sırrı Süreyya Önder ile Pervin Buldan’ın yıl sonunda Öcalan’la İmralı’da görüşmeleri sonrasından itibaren—“yeni çözüm süreci” demeyi tercih ediyorum. Tabii, “çözüm” deyince dört koldan yüksek sesli itirazlar geliyor. Bütün bu itirazları “kim, kiminle, neyi, nasıl çözecek?” gibi tek bir soruda toparlayabiliriz.

Eğer çözüm yanlısıysanız bu tür itirazlara özetle şu cevabı verebilirsiniz: “Anlaşıldığı kadarıyla devletin ilgili kişi ve kurumları Öcalan’la bir süredir görüşüp bir strateji belirlemiş. Bahçeli bir aşamada bunun hayata geçirilmesinin işaretini vermiş. İmralı heyeti (DEM Parti) aracılığıyla Öcalan çok geçmeden PKK’ya silah bırakması çağrısı yapacak. Öcalan, muhtemelen Suriye’nin kuzeydoğusu (Rojava) için tarafların rızasını sağlayacak bir formül de önerecek. Kandil’in Öcalan’ın çağrısına olumlu cevap vermesiyle silahlar susacak. Böylece Türkiye’de Kürt sorununun çözümü önündeki en büyük engel........

© Medyascope