menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

“Cemaat” statüsünden cumhuriyet devletine

7 0
14.11.2025

Tarihi bilmek çok önemlidir… Tarih bilincine sahip olan, mutlaka geniş bir vizyona da sahip olur çünkü… Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluş yıldönümünde, bu cumhuriyetin nasıl yaratılabildiğini düşünüp gerçekçi sonuçlara varabilmek için tarih bilincinden kaynaklanan bir vizyonun gereğine ihtiyaç vardır…
“Azınlık” statüsüne layık görülen ve “Müslüman Cemaat” diye betimlenen bir halkın yok olmaya mahkûm edildiği bu coğrafyada devlet yaratabilmesi, başlı başına bir mucizedir… Bu mucizenin gururunu toplumca duyabilmek yetmez… Devletleşme sürecinde elde ettiklerimizi koruyabilme ve geliştirebilme adına analiz de etmek gerekir…
Kıbrıs Türklüğünün yok olmaktan kurtuluşu Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu ve Kıbrıs Türk halkının bağrından çıkan liderlerin halklarının sorunlarını bu Cumhuriyete anlatabilmeyi başarmasıyla başlar…
Osmanlı yönetiminin sona ermesinden sonra, İngiliz sömürgecilerin yardım ve desteğiyle, baskın Rum Ortodoks misyonerlik ve asimilasyonuna maruz kalan bölgelerde, küçümsenemeyecek orandaki Türk insanı Hristiyanlaştırılmakta, örf ve geleneklerinden koparılmakta, öz dilinden bile soyutlanmaktaydı… Osmanlı mirası halka Türk muamelesi yapılmıyordu… Onlardan “Müslüman Azınlık” olarak söz ediliyordu… İngiliz Sömürge Yönetimi’nin resmi literatüründeki tanım da aynen buydu halkımız için… Milli hiçbir harekete ve kıpırdanışa izin yoktu… Anında ezilirdi bu tür girişimler… Sömürge yönetiminin Türklere verdiği kimlik kartlarında, pasaportlarda ve evraklarda “Türk” yerine “Moslem” yazardı…
*
Türkiye Cumhuriyeti’nin Kıbrıs’a ta İngiliz sömürge döneminde gönderdiği diplomatlarının Ankara’ya aktardığı bilgiler Türk halkının durumunu oralara net biçimde yansıtır içerikteydi… Kıbrıs Konsolosluğunca 1938 yılında kaleme alınan ve........

© Kıbrıs Gazetesi