Cumhuriyetin evrimi
Cumhuriyet bir asrını tamamladı, ikinci asrına yürüyor. İki Dünya savaşı arasında ortaya çıkan “devrimci” rejimlerden sadece bizim cumhuriyetimiz savaş, iç savaş gibi felaketlere uğramadı. İçgüdüsel amacı olan çok partili hayata geçişi de iç evrimiyle ve kansız, kavgasız gerçekleşti.
Çünkü Cumhuriyet, tarihî gelişimimizin tabii neticesiydi.1 Kasım 1922’de saltanat, Meclis’teki muhaliflerin de desteğiyle ittifakla kaldırıldı. Gazi Mustafa Kemal Paşa Eylül 1923’te Freie Presse gazetesine verdiği demeçte, yeni Türkiye’nin Cumhuriyet olacağını söyledi. Bu sözleri 23 Eylül’de Türk gazetelerinde yayınlandı. Kayda değer hiçbir tepki olmadı.
Tartışma cumhuriyetin nasıl olacağı konusundaydı. Gazi, devrimci ve Tek Partili bir cumhuriyet kuruyordu. Rauf Bey, Karabekir ve Adıvar’lar gibi muhaliflerin düşüncesi ise evrimci ve muhalefete izin veren bir cumhuriyetti. Kimse saltanat istemiyordu.
Kemalizm, iktisadi ve toplumsal yapıyı değiştirmeye, sanayileşmeye ve şehirleşmeye değil, zihin ve kültür devrimine öncelik verdi. 1950’ye kadar köy-şehir nüfus oranları değişmeyecek, okuryazarlığa ihtiyaç duymayan kapalı köy hayatına harf devrimini götürmek de kolay olmayacaktı.
Gazi’nin “inkılap” programı bellidir. Anayasalarda “İnkılap Kanunları” adıyla yazılmıştır.
Atatürk’ün en yakınındaki kalemlerden Falih Rıfkı şöyle yazar:
“Atatürk’ün ilk bezginliğini Cumhuriyet’in onuncu yıldönümünde sezmiştim. Hepimiz kutlamaya heyecanla hazırlanıyorduk. Akşam sofralarından birinde Atatürk:
-Bana gelince,........© Karar





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Daniel Orenstein
Beth Kuhel