menu_open
Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Savaş olmayan savaş…

28 0
22.09.2024

ŞU sorunun yanıtını bulduğumuzda bugün yaşananın ne olduğunu anlamak daha kolay olur:

Birinci Dünya Savaşı ile bugün yaşanan savaşların benzer tarafı nedir?

“Savaş Üzerine” eseri, bugün de askeri akademilerde okutulan Prusyalı General, Entelektüel Carl von Clausewitz’den bu yana bu sorunun yanıtını bulmaya çalışıyoruz…

Clausewitz, zaman zaman tekrar okuma gereği duyduğum eserinde, “Devletlerarası ilişkilerde politikanın diplomasiden başka araçlarla (şiddet araçlarıyla) devamıdır” diye tanımlıyor.

Yakın geçmişe kadar da “silahlı kuvvet veya şiddet kullanma kapasitesine sahip devletler veya devlet dışı siyasi aktörler arasında gerçekleşen büyük ölçekli şiddet içeren çatışma ya da çarpışma” olarak tanımlanıyordu.

SAVAŞ, EKRANDA VARSA VARDIR, YOKSA YOKTUR

Fransız Sosyolog Jean Baudrillard ise 40 yıl önce, yine farklı cepheden bakıp, “Ekranda varsa vardır, yoksa yoktur” dedi ve savaşın bundan böyle simülatif alanda gerçekleşeceğini belirtti.

Peki ortada bir çatışma veya çarpışma yoksa bu savaş olarak kabul etmeyecek miyiz?

Bir dış politika aracı olarak kabul edilen savaş olgusu bugün ne Dünya savaşlarına, ne sonrasındaki iki soğuk savaş dönemine ne de vekâlet savaşlarına benziyor.

İsrail’in Lübnan’da gerçekleştirdiği yeni saldırısı ise yeni tip savaşın miladı…

Çünkü I. Ve II. Dünya savaşları, devletlerin temel aktör olmasının yanında, konvansiyonel olmayan silahların kullanıldığı, askeri olanların yanında sivil hedeflerin de vurulduğu bir savaştı.

Soğuk Savaş’ın iki dönemi de her ne kadar caydırma ve dengeleme üzerine kurulu taktik savaşı gibi görülse de sonuçta vekâletler aracılığıyla insan hayatını da........

© Habertürk


Get it on Google Play