‘’Patavatsız ne çekerse dilinden çeker’’ sözü bir hakikatin ifadesi ama Demirtaş’ın başına gelenler ‘’patavatsızlığından mı, sözün şehvetinden mi, ilgi görmek isteyen bir politikacının aşırıya kaçmasından mı yoksa egemen güçler tarafından verilen görevleri yerine getirdiği için mi?’’ tartışılır.

Demirtaş’ın serbest bırakılması veya hapis yatmaya devam etmesini isteyen grupların mücadelesi tüm hızıyla sürüyor. Bu mücadelenin uluslararası boyutu da var. Tayyip Bey tahliyeye karşı. Öyle olmasaydı Adalet Bakanlığı üç ay bekleyip, sürenin dolmasına üç saat varken itiraz etmezdi. Bakanlık bu hamlesiyle kararın kesinleşmesini üç ay uzattı.

AİHM’nin Türkiye’nin başvurusunu anında reddetmesi dikkat çekiciydi. Başvurunun reddedileceği biliniyordu ama bu normalde en az altı ay sürer. AİHM’nin bir haftada sonuçlandırdığı bir tane başvuru gösterilemez. Yani bu karar siyasi. Batılılar tahliyeden yana. Başvuru reddedilince AHİM’ nin tahliye kararı kesinleşti. Karar gelir gelmez Demirtaş tahliye edilebilirdi ama edilmedi. Hem de Devlet Beyin ve MHP’nin önde gelenlerinin ‘’Tahliye edilmeli’’ mealindeki beyanlarına rağmen. Buda Tayyip Beyin geniş bir kesimin desteğini aldığını gösteriyor. Aksi halde Devlet Bey’in çıkışından sonra muhakkak ikna edilirdi.

Süreç başlatıldığında taraflar Demirtaş’ın cezaevinde kalmasında mutabıktılar. Zira önceki çözüm süreci, devletin bütün gayretine ve İmralı’nın ikazlarına rağmen Demirtaş’ın ısrarla takip ettiği siyasetler ve emrivakiler nedeniyle başarısız olmuştu. Tayyip Beyde Devlet Beyde İmralı da Demirtaş’ın Terörsüz Türkiye’nin de başarısız olmasına neden olabileceğinden korkuyorlardı. Zira Demirtaş’ın Dem seçmeninde karşılığı var. Hem de herkesten fazla. PKK, PJAK ve PYD Öcalan’ı dinleyebilir ama Dem seçmeninin en çok itibar edeceği isim tartışmasız Demirtaş.

AİHM’nin kararından sonra Devlet Beyin kararının değiştiği ortada. Bunun nedeni Demirtaş’ın izlediği çizgi ve yaptığı hamleler. Demirtaş, Terörsüz Türkiye süreci başlamadan evvel aktif siyasetten çekildiğini ve sosyal medya paylaşımlarını durdurduğunu açıkladı. Süreç başladıktan sonra süreci destekleyen mesajlar attı. İmralı’nın liderliğini vurguladı. Zaman zaman Erdoğan ve Bahçeli’ye teşekkür etti. Kendisini ziyarete gelen Arınç’la Erdoğan’a yanlış yaptığını kabul eden, kin gütmediğini ifade eden ve fırsat verilirse hizmet........

© Habererk