Küreselleşmenin ideolojisi: Antimüslimizim
Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de İbrahim Suresi’nin 3. ayetinde şöyle buyuruyor: “Dünya hayatını ahirete tercih edenler, Allah’a giden yolu kapatanlar, onu eğri ve çelişkili göstermek isteyenler var ya, işte onlar derin bir sapıklık içindedirler.”
Peygamberimiz sallahu aleyhi vesellem de hadis-i şerifte ise şöyle buyuruyor: “Müslüman, elinden ve dilinden Müslümanların güvende oldukları kişidir. Mümin ise canları ve malları hususunda insanların kendisinden emin oldukları kişidir” (Tirmizî, İmân, 12).
İslam milleti, imanla kavuşulan emniyet, adalet, huzur, barış ve medeniyeti tarih boyunca insanlığa göstermiştir. Bugün de gösterebilir.
Yüce Rabbimiz, el Hadi sıfatının tecellisiyle indirmeye başladığı Kur’an-ı Kerim’de Peygamberimiz Muhammed Mustafâ sallahu aleyhi vesellem aracılığıyla İslâm mesajını bütün insanlığa tebliğ etti. Allah’ın varlığına ve birliğine iman etmek, O’na hiçbir konuda ortak koşmamak ve sadece O’na kullukta bulunmak, bu ilahi mesajın temelini teşkil etmektedir.
Adem aleyhis selamdan beri her kavme bir peygamber gönderilmiştir; sözkonusu vahiy ve peygamberlik yoluyla bildirilen İslam mesajı asırlar boyunca insanlığa tebliğ edilmiştir. Peygamberimiz sallahu aleyhi vesellem son peygamber, tebliğ ettiği Kur’an-ı Kerim son kitap ve İslam kıyamete kadar geçerli son mesajdır.
Peygamberimiz sallahu aleyhi vesellemin yaşayarak somut bir şekilde gösterdiği İslam mesajı, değerler manzumesi olarak, öldürmeyi değil yaşatmayı, zulmetmeyi değil hakkı gözetmeyi, batıla değil hakikate tabi olmayı, hayâsızlığı değil iffeti kuşanmayı ve erdemli duruşu takdim ediyordu insanlığa.
Kur’an-ı Kerim’deki bu İslam mesajı, cehaleti değil bilgi ve hikmeti öğütlemektedir. Bu İslam mesajı, savaşı değil barışı, terör ve vahşeti değil vicdan ve merhameti, fitne ve fesadı değil güvenlik, adalet, huzur ve barışı öğretmektedir. Bu İslam mesajı, vurdumduymazlığı değil sorumluluğu, bencilliği değil paylaşmayı, bölüp parçalamayı değil birleştirmeyi esas almaktadır. İslam, hayatın her kesitine vicdan, adalet ve merhameti ilkeler olarak yerleştirdi. En zor zamanlarda dahi zulme, şiddete ve haksızlığa asla müsaade etmedi. Meşru müdafaa sadedinde değerlendirilen savaşın bile bir hukuku, bir ahlakı olduğunu asırlar öncesinden insanlığa haykırdı.
Kadına, çocuğa, yaşlıya, tabiata dokunulmasını, zarar verilmesini kesin olarak yasakladı İslam. Bir insaf ve merhamet çağrısı olan İslam, kısa........
© Haber7
visit website