Alimin hayatına yansıyan tarih
Prof.Dr. Şerafettin Gölcük, Ülke Tv’de, pazar günleri saat 14:00'te yayınlanan, yapımcısı olduğum “Yaşadığımız Günler” belgeselinde hayatını anlatıyor. İlk bölümünde çocukluk ve Ödemiş’te geçen eğitim yıllarını bizzat kendisi anlattı.
Şerafettin Gölcük hocamın hayatını yazıyorum; bundan önce giriş mahiyetinde “Ümmetin Bir Alimi: Şerafettin Gölcük” başlıklı bir yazı yayınladım bu köşede. Bu yazı da belgeselin yayınlanan ilk bölümünü kısaca anlatacağım.
İZMİR’DEN BUHARA’YA AİLE TARİHİ
Hayatını anlatmaya “Ailem Buhara, Semerkant tarafından önce Yalvaç’a, oradan da Birgi’ye gelmiş. Büyük dedem hoca imiş” diyerek başlıyor. Büyük dedesi, yani babasının dedesi İbrahim Efendi, Buhara’dan, Isparta, Yalvaç üzerinden Birgi’ye tahsil için gelmiş.
Elinde bastonuyla kameranın karşısına oturdu. Başladı anlatmaya, “Dedem, babam ve ailem hepsi Birgili; İmam Birgivî’nin memleketidir. Bozdağı’nın eteklerinde, böyle Ödemiş’e nazır bir yer. Babam orada doğmuş. Annem ise Beydağı, Yağcılar köyünde dünyaya gelmiş.” dedi. Ben sordum, o cevapladı. Hayatını yazıp “Ümmet’le Birlikte” adıyla yayınlamıştı; o kitabı okuyarak hazırlanmıştım bu röportaja.
İlmiye sınıfına mensup ailesinin tarihi, İzmir’den Buhara’ya, Osmanlı’dan Selçuklu’ya derinleşip gidiyordu. Şerafettin Hoca, “Mehmet Emin dedem Adana’da rahmetli olunca.. ” diyerek aile tarihini Birinci Dünya Savaşı’ndan başlıyor anlatmaya. Dedesi, Adana’da, Fransızlara, Ermenilere karşı savaşırken şehit düşmüş.
Babası Hafız Abdullah Efendi “Ben hafızlık yapmış, Maksud’a kadar okumuştum, fakat babam rahmetli olunca artık tuz torbası boynuma geçti.” dermiş. Yani artık okumayı bırakmış. Çünkü üç yaşında bir kız kardeşi var, yedi yaşında da bir erkek kardeşi. Bir de genç bir annesi var. Onların geçimini sağlamak için artık çalışmak durumunda kalmış..
Babası Hafız Abdullah Efendi , Ödemiş’in Yağcılar Köyü’ne gelmiş, orada annesiyle evlenmişler.. Tek parti diktatörlüğünün baskısına İkinci Dünya Savaşı Yılları’nın zorlukları da eklenmiş. Şerfettin Gölcük, Milli Şef İsmet İnönü döneminde doğup büyümüş.. “Ben 1941 yılında doğdum, Mayıs ayı diye tahmin ediyorum” diyor.
1940’lı yıllarda dünyaya gelen 60 kuşağının hikayesini iyi bilirim. Rahmetli babam Hadimül Kuran Ziya Yürekli Hoca, üstatlarım Cahit Zarifoğlu, Erdem Beyazıt, Rasim Özdenören 1940 doğumluydu. Gençliklerini, üniversite öğrenimlerini 68 Kuşağı’yla anılan 60’lı yıllarda geçirmişlerdi.
BİR HAFIZIN MÜCADELESİ
Şerafettin Gölcük, 1940’lı yılların sonunda, 1947 – 1952 yılları arasında, Yağcılar Köyü’nde ilkokulu okudu. Talihliydi, köylerinde okul vardı. Köy okulları, ülke genelinde 1960’lı yıllarda açılabilecekti.1947 yılında yeni bir öğretmen gelmişti köye.
Ailenin beş çocuğunun sonuncusuydu. “Babam hafız olduğu halde, bize çarşıdan bir Elifba alıp........
© Haber7
visit website