menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Düşme var düşüş var

46 43
07.09.2025

Bundan önceki yazım şöyle bitiyordu: “Yeryüzü muhteşemdi. Türkiye’nin asla uygarlıktan, yaratıcılıktan, aydınlıktan ve gelecekten vazgeçmeyeceğine dair umutlarımız tazeleniyordu.” Çünkü Hamburg’da Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası ve Fazıl Say konserini dinlemiştim.

Tam İstanbul’a dönüşe geçecekken Hamburg kaldırımında yerinden fırlamış bir mermer taşın hışmına uğrayıp yere yapıştım. Ağır çekim düşme anında iki elimi öne uzattığımı anımsıyorum. İlk müdahaleler. Uçak. İstanbul... Kendimi “ortopedi ve travmatoloji maestrosu” Dr. Eftal Güdemez’e teslim ettim.

İyi haber: Ayakta kırık yok zedelenme var, bacak sağlam. Kötü haber: Elde bir parmak kırık.

En büyük üzüntüm: Ayvalık’ta Filiz Ali ve muhteşem ekibinin yarattığı ve benim de müdavimi olduğum Ayvalık Müzik Akademisi (AIMA) Festivali’ne gidememek ve Dilbağ Tokay (viyolonsel) ve Emine Serdaroğlu (piyano) ikilisinin konserini dinleyememek oldu.

Sonuç: Dinlenme vakti!

Ülkedeki düşüşler ve çöküşler yanında benim düşmem ne ki... Hak, hukuk, adalet çoktan düştü. Anayasa ve yasalar düştü. Ekonomi çöktü. Eğitim........

© Cumhuriyet