menu_open
Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Osmanlı’da sansür

25 5
08.09.2024

Sansür günümüzde gerek yazılı gerek sözlü basında gerekse internette ortaya çıkıyor, tepki çekiyor. En son Instagram’ın ve bir çocuk oyununun yasaklanması toplumsal gündemi meşgul etti. Fakat bu durum yeni değildir. Adı resmen sansür olmasa da Osmanlı’da da açıkça veya örtülü şekilde sansür vardı. Örtülü sansürün en yaygın şekli vakanüvislerin olayları gerçeğe uygun şekilde kaleme alamamalarıydı. Vezirlerden, özellikle padişahlardan çekinen vakanüvisler çoğunlukla olayları onların hoşuna gidecek şekilde yorumluyorlardı. Padişahlar vakanüvist olmayanlara da baskı uygulamışlardır.

Fatih, Çandarlı Kara Halil Paşa’yı sebebi belirsiz şekilde idam ettirince Çandarlı’nın yakınları matem elbisesi giymişlerdi. Fatih matem elbiselerini çıkarmaları, çıkarmayanların ise ertesi gün huzuruna gelmeleri için emir gönderdi. Böylece Çandarlı’nın yakınları korktular, matem tutamadılar.

Fatih huzurunda ilmi görüşlerinde fazlaca ısrarcı olan bir düşünürün deli olduğuna karar vermiş, tedavisi için de hekimbaşının her gün üzerine su döküp sopayla vurmasını istemişti. Bu durum birkaç gün devam ettikten sonra Konstantinopolis’teki tüm Müslüman âlimler bu durumun devam etmesi halinde kitaplarını At Meydanı’nda yakacakları ve başkenti terk edecekleri yolunda padişahı tehdit ettiler. Zulüm sona erdi. Onurlu bilim insanları tarihin her döneminde güçlü olmuşlardır.

Kanuni döneminde ise sansürün iki durumda ortaya çıktığını düşünüyorum. Birincisi Kanuni’nin oğlu Şehzade Mustafa’yı hiçbir somut delile dayanmadan suçlayıp öldürtmesi üzerine asker ve halk çok büyük tepki gösterdi ancak sözel nitelikteki bu tepki bastırıldı. Haberin duyulması........

© Cumhuriyet


Get it on Google Play