Hani köpekler kutsaldı?
Eski İstanbul’da köpeklerin canına kıymanın felaket getireceğine inanılırdı.
Tüm insanların birçok konuda çelişkisi vardır. Örneğin sokak köpekleri konusunda. Yüzyıllar boyunca dedelerimiz, nineleriniz sokak köpeklerini hem kutsal saymışlar, onları beslemişlerdir hem de onlardan rahatsız olup yok etmeye çalışmışlardır. Aynı ikilemi toplumca yine yaşıyoruz.
Geleneksel kültürümüzde iğrenç, tiksindirici şeylere mekruh denilmiştir. Mekruh sayılan hayvanların başında köpekler gelirdi. Dinen yasaklanmış değildi ancak göreneklere göre mekruh kabul edilen köpeklere el sürülmezdi, eve alınmazdı. Eski İstanbul’da köpeklerin mekânı sokaklardı, köpekler yaz kış sokaklarda yaşar, sokaklarda ürerlerdi. Fakat toplum ötelese de bu canlara merhamet duyardı, onları beslerdi. Bir Avrupalı gezginin ifadesiyle İstanbul bir köpek cennetiydi, sokaklar onlara terk edilmişti. Merhametli, can seven dedelerimiz özellikle ninelerimiz sokak köpeklerini beslerlerdi. Kedileri ve köpekleri öldürmek vicdan sahibi bu insanların akıllarından bile geçmezdi. İnsanlarımız 1980’li yıllarda belediyenin zehirlediği köpeklere yoğurt yedirip hayata döndürmeye çalışırlardı.
Eskiden şehirliler gibi köylüler de, çobanlar da köpekleri beslerlerdi ancak el sürmezlerdi. Bu davranış tarzı çelişkili gözükse de kanıksanmıştı, doğal kabul edilirdi, adı konmamış çevreci bir bakış tarzıydı. Eskiler genelde köpekleri sevmezlerdi fakat yaşama haklarına saygı gösterirlerdi. İnsanlar iğrendikleri, evlerine almak hatta dokunmak istemedikleri köpeklere biraz insanî değerler açısından, biraz dinî değerler açısından, biraz da tasavvufî bakış açısıyla saygı gösteriyorlardı, onları besliyorlardı,........
© Cumhuriyet
visit website