Şiir ne gerekiyorsa yaptı, sıra toplumda
Toplum, emperyalizm ve işbirlikçilerinin kötülüğüne karşı ne gerekiyorsa yapar demiştim.
Şiirin ne gerekiyorsa yaptığını gösteren şairlerimizle kıvanç duyarak:
Nâzım Hikmet: Dörtnala gelip Uzak Asya’dan/ Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan/ bu memleket, bizim.
Hasan İzzettin Dinamo: Bu dünya güzeli yurdumda.../ Ağulu dizelerle dolup taştı şarkım.
Cahit Sıtkı Tarancı: Memleket isterim/ Ne başta dert ne gönülde hasret olsun/ Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.
Rıfat Ilgaz: Yaşamak bir yürek işçiliği günümüzde. Orhan Veli Kanık: Sizin için insan kardeşlerim/ Her şey sizin için.
Fazıl Hüsnü Dağlarca: Türkiye büyük/ Kederi kadar.
Oktay Rifat: Gel yurdumun insanı görün artık/ Özgürlüğün kapısında dal gibi/ Ardında gökyüzü kardeşçe mavi!
Melih Cevdet Anday: Uyumayacaksın/ Bir sis çanı gibi gecenin içinde/ Ta gün ışıyıncaya kadar/ Vakur metin sade/ Çalacaksın.
Cahit Külebi: Ağladığım senin içindir/ Güldüğüm senin için/ Öpüp başıma koyduğum/ Ekmek gibisin.
Ceyhun Atuf Kansu: Yerine koymak, kutsamak o gülü/ Hangi yerine?/ Mustafa Kemal’in bahçesine/ Bir ulusun suladığı beslediği/ Yediveren bağımsızlık gülü!
Enver Gökçe: Senin emekçin olaydım/ şen olası türküsü/ dost kokusu, dost selamı Türkiye.
Necati Cumalı: Boşuna........
© Cumhuriyet
