İdeoloji olarak ‘görme biçimleri’
Dünyanın gidişatını anlama konusunda, çok sevdiğim bir örnek var: “Şu insana baktığınızda ne görüyorsunuz? 'Dişi bir Yahudi' mi, 'Yahudi bir kadın' mı, yoksa 'altı uçlu yıldızlı kolye takmış bir kadın' mı?”
20. yüzyılın sonlarında kurgulanmış bu soruya vereceğiniz yanıt, insanlığa ne kadar değer verdiğinizi de gösteriyor. Çünkü bizi biz yapan temel unsur, insanların bizi nasıl gördüğü değil, bizim dış dünyayı nasıl görüp tanımladığımızdır. Henüz düşlerde bile ulaşılamamış başka aşamalar da var tabii; 'altı uçlu yıldız takmış bir insan', 'bir insan', ve nihayet, 'bir canlı'...
Bu örneğin Yahudiler üzerinden verilmesi de dünya tarihinin bir sonucu: Tarih boyunca Yahudiler kadar hor görülüp lanetlenmiş başka bir halk yok. Yüzeysel bir tarih okumasıyla bile ulaşabileceğiniz basit ve temel bir bilgidir bu; Yahudiler, verili mülkiyet ilişkilerinin dışında durdukları için hep düşman ve potansiyel suçlu olarak tanımlanan gezgin topluluklardan -özellikle Çingenelerden- bile daha kötü durumdadır.
Veba mı patlak verdi? Nedeni Akdeniz limanlarını dolaşıp servet ve vebalı fare taşıyan gemiler olacak değil a! Yağmur az mı yağdı? İsa'yı öldürenlerin aramızda yaşamasına izin veriyorsak az bile! Sellere neden olacak kadar çok mu yağmur yağdı? İsa'yı öldürenlerin aramızda yaşamasına hâlâ izin veriyorsak az bile!
Bu Yahudi düşmanlığı öyle korkunç boyutlara ulaştı ki, temelinde yatan sınıfsal çelişkiler ve sömürü ilişkileri giderek görünmezleşti,........
© Birgün
visit website