menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Dünyanın en güzel Z planı

18 0
13.07.2024

*Görsel betimleme: Fotoğraf, Nepal Pokhara'da Phewa Gölü'nde çekilmiş. Ön planda iki kişi görülüyor. Soldaki kişi, bir gömlek ve şapka giymiş, suya doğru bakarken elleriyle çenesini desteklemiş. Sağdaki kişi ise suyun kenarında çömelmiş, bir şeylerle meşgul. Onun yanında bir kova duruyor. Arka planda, suyun üzerinde birkaç küçük tekne yüzüyor. Ağaç dalları ve yaprakları fotoğrafın üst kısmında çerçeve oluşturmuş.

30-40 yıl sonra bizleri nasıl bir gelecek bekliyor? 30-40 yıl diyorum çünkü kendi yaşlılığıma denk gelecek rakamlar üzerinden düşünmeye çalışıyorum. Doğanın hepten tahrip olduğu, belki de iklim krizinin neden olacağı aşırı ısınmayla dış alanlarda nefes alamayacağımız olası bir gelecek. Bilmiyoruz! Çocukluğumda sıkı bir Jetgiller hayranıydım ve hâlâ da öyle. Hâlâ aklımın bir köşesinde fütüristik hayaller dönüp duruyor. Geleceğe ve gelecek yeniliklere karşı iflah olmaz bir merakım var.

Peki, şimdi gerçeklere döneyim. Evli ya da bekâr fark etmeksizin 30’lu yaşların üzerindeki birçok kişinin aklında aynı soru; “Yaşlanınca bana kim bakacak?”. Çocuk sahibi olmamayı tercih etmiş ve 40’ıma yaklaşmış bir kadın olarak her gün olmasa da bu soru benim de aklımı fazlaca kurcalıyor. Hoş, çocuk sahibi olan arkadaşlarım da benden pek farklı bir vaziyette değiller. Son 15-20 yıl içinde doğrudan sanal bir dünyanın içine doğmuş ve önceki kuşaklarla kıyaslanamayacak düzeyde bireyselleşmiş Z kuşağı, anladığım kadarıyla anne babalarına konu yaşlılık olunca pek de güven vermiyorlar. Kaldı ki hiçbir ebeveyn, yaşlılık teminatı olarak dünyaya bir çocuk getirilmemeli. Durum bunun ötesinde.

Dünya nüfusu hızla yaşlanıyor ve yakın gelecekte bu yaşlı nüfusun bakım masrafları neredeyse her ülke yönetiminin korkulu rüyası olmuş vaziyette. Bizimki gibi ülkelerde bu korkulu rüyayı yöneticilerden daha çok bireyler sırtlanmak zorunda kalıyor. 10 bin TL olan en düşük emekli maaşının mutfak masraflarını dahi karşılamaya yetmediği gerçeğini düşününce, bugünü hakkıyla yaşamak pek de mümkün olamıyor. Peki ömrümüz vefa eder de yaşlılığımızı görürsek bizi nasıl bir gelecek bekliyor? Bugünden yeterince birikim yapamadıysak ya da ailemizden hatırı sayılır bir miras kalmayacaksa, muhtemelen acı bir sefalet.

Kendi yakın arkadaş grubumla en az 5-6 yıldır bir arazi satın alıp kendi küçük köyümüzü kurmayı hayal ettik hep. Buradaki amaç; bir huzur evine gitmek zorunda kalmaktansa, maaşını ortak ödediğimiz bir hemşire ve temizlik için bir yardımcıyı işe alarak........

© Bianet


Get it on Google Play