menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Çocukların barış süreçlerine katılımlarına dair dünya örnekleri (2)

13 0
21.11.2025

Bu yazıda, Dünya’da çatışma geçmişine sahip farklı ülkelerdeki geçiş dönemi adaleti mekanizmalarını çocuk odaklı hale getirmeye dair çabaları, örnekleri paylaşacağız. Bizim okurken, öğrenirken ilham aldığımız çabalardan başkalarının da ilham alabileceğine ve ortak tartışmalar yürütebileceğimiz zeminler bulabileceğimize dair ümidimizi diri tutmaya çalışıyoruz.

Yetişkinler olarak, çocuklara kendilerini ifade edebilecekleri alanları açmak görevimiz olduğu kadar, çocuklarla bu konuları konuşmadan evvel, bu ülkede, kendimizin öznesi olduğu, tanıklık ettiği veya mağduru olduğu çatışmaları, adaletsizlikleri, eşitsizlikleri de konuşulabilir kılmak, nelerle yüzleşmemiz gerektiğini her fırsatta ifade etmek de sorumluluklarımız arasında yer alıyor. Bu bağlamda, henüz geçtiğimiz günlerde yayınlanması ve okurken yüreğimizi doldurması nedeniyle sevgili Ezra E. Elbistan’ın yazdığı “Çatışmasızlıkta çocuk haklarıyla barış” başlıklı yazıya dikkat çekmek istiyoruz.

Bu yazıda, çocukların farklı ülkelerdeki dahil olduğu barış tartışmalarının sonucunda nasıl değişimlerin yaşandığına veya bu süreçlerin politik arka planlarına dair detaylı bir inceleme sunamayacağız. Çünkü Türkiye’de henüz çatışmalardan etkilenen veya barış süreçlerine dair söz söylemek isteyebilecek çocukların olabileceğine dair hakim bir bakış açısı bulunmuyor. Dolayısıyla bu yazıda yalnızca çocukların bu süreçlere dahil olmak için gerçekleştirdiği eylemliliklerine ve yetişkinlerin çocukları bu süreçlere dahil etme çabalarını paylaşacağız.

Dünya’da çocukların geçiş dönemi adaleti mekanizmalarına dahiliyetine ilişkin tartışmalardaki yaklaşımlar, tıpkı Türkiye’de biz yetişkinlerin korumaya dayalı hissettiğimiz kaygılarımızla benzerlikler taşıyor. Çocukların, mahkeme salonundaki işlemlere katılımı, çocuk hakları savunucuları ve hukukçular arasında en fazla ilgi gören tartışma alanlarından birisini oluşturuyor. 1996 yılında Güney Afrika’da çocukların hakikat komisyonları çatısı altında düzenlenen duruşmalara katılmasının, çocukları travmatize edebileceğine ve riskli olduğuna dair bir karar alındı. Ancak bu karar, o dönemin bilgisini ve yaklaşımını temsil ediyor. Bundan beş yıl sonra, Sierra Leone’de çocuğun yüksek yararı argümanıyla çocukların bu süreçlere katılımlarının elzem olduğuna karar verildi. Uluslararası mahkemelerde çocuk tanıklara yönelik koruma politikaları ve prosedürleri ilk olarak Sierra Leone Özel Mahkemesi ve ülkenin çocuk koruma kurumları işbirliğinde oluşturuldu. Ancak buradaki en dikkat çekici şeylerden birisi, bu prosedürler oluşturulmadan önce, çocukların katılımlarına ilişkin ilkeler belirlenirken, uzmanlar eşliğinde çocukların da katılımlarının sağlanmış olmasıdır. Prosedürlerin ortaya çıkmasının ardından ise, bu prosedürlerin aylık olarak gözden geçirilmesine ilişkin bir izleme komitesi kuruldu.

Çocuklardan görüş almak için, yaş, cinsiyet, etnik köken, çatışmalar sırasındaki deneyimi gibi çeşitlilikler arandı.

Çocukların katılımı için belirlenen ilkelerin bazıları;

Bu temel ilkeler arasında, çatışmalara dahil olan çocukların yargılama dışında bırakılması, oldukça önemli bir ilkeyi ifade ediyor. Çocuklar, siyasal kimliğinden azade tutulmuyor, tam aksine bütün bu çatışmaların başlamasındaki ana aktörlerin çocuklar olmadığını, çocukların bundan sorumlu tutulmaması gerektiğini ifade ediyor. Elbette, çatışmalara dahil olan çocuklar için destekleyici programları yaratarak. Bu tartışma aynı zamanda, Türkiye’de Terörle Mücadele Kanunu kapsamında yargılanan ve cezalandırılan yüzlerce, binlerce çocuğu da akla getiriyor. Zira ulus-üstü hukuk sistemi, çocukların terör suçundan yargılanmaması gerektiğini açıkça ifade ediyor. Bu hukuki çerçeveden doğru bakınca terör suçundan yargılanan ve cezalandırılan çocuklara, geriye dönük tazminatların verilmesi gerektiğini de ifade etmek mümkün.

Sierra Leone’de 13 ilçede 300’den fazla çocuktan ifade toplandı. Oğlan çocuklarının sayısı, kız çocuklarının sayısına nispeten daha fazlaydı. Bunun nedeni, kız çocuklarının yaşadıkları cinsel şiddetten doğru konuşmaya isteksiz olmalarıyla ilişkilendiriliyor. Çocukların ifadelerinin alınması, aynı zamanda psikososyal ve gerektiğinde bir hukuki destek mekanizmasının da oluşturulmasını gerektirdi. İfadelerin toplanmasının ardından çocuk duruşmalarının gerçekleştirilmesiyle ilgili bir sürece girilirken duruşmalara davet edilecek çocuklarla ilgili kriterler, çocuğun kendi deneyimini ifade etme kapasitesi ve maruz kaldığı çeşitli deneyim ve ihlaller, çocuğun çatışmadaki rolü, siyasi ve silahlı gruplarla bağlantıları, cinsiyeti ve coğrafi konumu gibi çeşitlilikler oluşturdu. Duruşmalar kamuya kapalı bir şekilde sürdürüldü.

Duruşmalar arasında sanat ve dramanın yanı sıra, bir şarkının performansı da yer aldı. Duruşmalardan alıntılar, Sierra Leone Yayın Topluluğu tarafından Çocukların Sesi Radyosu ve ulusal televizyonda yayınlandı. Bir diğer deyişle, çocukların ifade verdikleri ortamlar, çocukların ihtiyaçlarına göre düzenlendi ve klasik bir mahkeme düzenini yansıtmıyordu.

Özel mahkeme, okullardaki çocuklarla bilgilendirme buluşmaları düzenledikten sonra çocuklara sanatsal üretim çağrısında bulundu ve çocukların üretimleri Ulusal Müze’de sergilendi.

Güney Afrika Hakikat Komisyonu kapsamında düzenlenen duruşmalarda ise, çocuklara özel duruşmalar düzenlendiği ifade edilse de, bunlara ilişkin ayrıntılara dair daha kapsamlı bir araştırma yapmak gerekiyor. Ancak çocuklarla sanatın çeşitli disiplinleri araç olarak kullanılarak(müzik, drama vb.) çalışmalar yapıldığı, bu çalışmaların komisyona sunulduğu anlaşılıyor. Bu çabalar, çocukların mağduriyetlerine veya tanıklıklarına dair hakikatlerin açığa çıkarılması için farklı yöntemlerin de kullanılabildiğine ilişkin örnekler sunmaktadır. Yani çocuğun gerçekleştirdiği bir sanat üretimi, bir mahkeme deliline dönüşebilme ihtimalini barındırır.

Liberya Hakikat Komisyonu 2005 yılında kuruldu. 1979-2003 yılları arasında Liberya’daki iç çatışmaların nedenleri ve sonuçlarına odaklanmak için. Sierra Leone’de olduğu gibi Liberya’da da çocukların görüşlerini toplayacak kişiler, görüşme tekniklerinden çocuk haklarına, çocuk korumaya, kültürel değerlere kadar kapsamlı eğitimlerden geçtiler. Ancak görüşme yapan kişilerin sayıları hiç de az değildir. Liberya’da 196 kişiye bu konuda eğitim verildiği aktarılıyor. Ancak bu sayının zaman içinde çok azaldığı da ifade ediliyor.

Liberya’da 15 ilçe merkezinin tamamında çocuklarla birçok çalıştay düzenlendi. Bu çalıştaylar çocuklarla hazırlık ve farkındalık yaratma çalıştaylarına değin birbirinden farklı aşamaları içerdi. Ayrıca çocuklarla çalışan uzmanlar tarafından çocukların ifadeleri toplandı.

Türkiye’de çocuklarla barışı konuşma eğilimlerimiz, çocuklara barışın ne ifade ettiğini sormaya çalışan tek seferlik etkinliklerden oluşabiliyor. Ancak çatışma geçmişinden, geçiş dönemi adaleti mekanizmalarına, pozitif barışın neleri ifade ettiğine dek bu tartışma alanları aslında çocuklarla uzun erimli bir tartışma ve bilgilendirmeye dayalı program oluşturmayı gerekiyor. Aksi takdirde........

© Bianet