menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Enver Paşa’yı tarihsel konumdan incelemek

76 40
19.12.2025

Değerli Arkadaşımız Feyziye Özberk, Türk Devrimi’ne emek veren öncülerle ilgili çalışmalarını Enver Paşa incelemesiyle sürdürdü.

Kitabın geniş kaynaklara dayandığını okuyucu hemen fark edecektir. Bununla birlikte elinizdeki çalışmanın en önemli özelliği, tarih yapan Enver Paşa’yı tarihsel konumdan incelemesidir. Feyziye Özberk, yakın tarihimize “tarafsızlık” iddia eden bir açıdan bakmıyor. Taraflıdır. Tarihsel sürece karşı koyanların değil, tarih yapanların tarafındadır.

Bilindiği gibi Yusuf Akçura, 20. yüzyılın başında yazdığı “Üç Tarzı Siyaset” adlı eserinde, o sırada tarih yapma iddiasında olan üç akıma değinmişti: Osmanlıcılar, İslamcılar ve Milliyetçiler…

Türkiyemizin 1876 Devrimi’yle başlayan, 1908 ve 1920 Devrimlerinden geçerek bugünlere uzanan devrim tarihine bakıyoruz, tarih yapan akım Devrimci Milliyetçiliktir. İşte Enver Paşa, tarih yapan Devrimci Milliyetçiliğin önemli temsilcileri arasındadır. O’nun eylemine damgasını vuran özelliği budur. Ve O, herhangi bir Devrimci Milliyetçi değildir, 1908 Devrimi’nin ve Birinci Dünya Savaşı’nda başlayan İstiklâl Savaşımızın ilk döneminin Talat Paşa ile birlikte iki önderinden biridir.

Enver Paşa’nın kişiliği, Feyziye Özberk’in de vurgulayarak belirttiği gibi, düşmanları tarafından dahi “kahraman” sıfatıyla anılmıştır. “Hürriyet Kahramanı” adını O’na arkadaşları değil, halk vermiştir. Daha doğrusu bu sıfatı dağa çıkarak, İstibdadın üzerine cesaretle ve tarih bilinciyle yürüyerek kendi cesur emeğiyle almıştır. İstibdada ve emperyalizm işbirlikçiliğine karşı iktidar sorunu, her ciddî devrimci gibi O’nun mücadelesinin de merkezindedir.

Enver Paşa’nın 1908’den sonra ikinci büyük sınavı, İttihat Terakki’nin ülkeyi arkadan yönetme dönemine son veren eylemindedir. Enver Paşa, 1912 yılında İngilizlere eğilim gösteren Kamil Paşa Hükûmeti’ni deviren Babıâli Baskını’nda Kır Atın üzerindeki devrimcidir. İktidar dizginlerinin fiilen İttihat Terakki yönetimine geçmesi, Birinci Dünya Savaşı direnişini yönetecek hükûmetin kurulması anlamına geliyordu. Görev, tarihî değerdedir.

Bu nedenlerle Enver Paşa, bir maceracı değil, fakat tarihsel sürecin cesaret isteyen konumlarında parlayan bir kahramandır. Enver Bey, daha genç bir zabitken Millî Demokratik Devrim sürecinin bilincindedir. En önemlisi bu sürece Öncü Parti örgütündeki lider konumuyla katılmıştır.

Yusuf Akçura’nın isabetle saptadığı gibi, 1908 Devrimi’nin sınıfsal önderliği “proleter askerlerden” oluşuyordu. Talat Paşalar, Enver Paşalar, Mustafa Kemal Paşalar, işte o “proleter askerler” sınıfının seçkin temsilcileri idiler. Onların önderlik ettiği 1908 Hürriyet Devrimi, yine 1905 Rus Devrimi, 1907 İran Devrimi, 1911 Çin Devrimi’yle birlikte Asya Devrimleri Çağı’nı açtı.

Millî Demokratik Devrimimizin öncü parti geleneği, Namık Kemallerle başlamıştır, ancak öncü parti inşasının asıl temellerini oluşturan ve sürekliliğini belirleyen İttihat Terakki Fırkası olmuştur. 1919 yılı Eylül ayında Sivas Kongresi’nde kurulan Müdafaai Hukuk Cemiyeti, sonraki........

© Aydınlık