menu_open
Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Ziya Gökalp’i doğru anlamak

20 1
28.12.2024

2024’ün Ekim ayı, büyük Türk düşünürü ve siyaset teorisyeni Ziya Gökalp’in ölümünün 100. yılıydı. Bu vesileyle hakkında konferanslar ve paneller düzenlendi. Anma kültürümüzde mutat olduğu üzere ya sade suya tirit ya da düpedüz yanlış anlamaya dayalı kanaatler birbiri ardına sıralanıp geçildi.

Geçenlerde değerli gazeteci Gaffar Yakınca’nın yazısını okuyunca, bu yanlış okumalardan biriyle karşı karşıya olduğumu düşündüm ve bazı düzeltmeler yapmak ihtiyacı duydum. Yakınca’ya göre, Türkleşmek, İslamlaşmak ve muasırlaşmak, Ziya Gökalp’in kurduğu formülasyondu. Türk modernleşmesinin 100 yıllık dinamosu olmuştu. Üçlü formülün asıl kaynağı ise Yusuf Akçura’nın Üç Tarz-ı Siyaset adlı kitabıydı.

Oysa Akçura, Gökalp’ın ölümünün ardından Türk Yurdu dergisinin Aralık 1924 tarihli 3 no’lu sayısında bir değerlendirme yazısı kaleme almıştı.

Akçura’ya göre, Gökalp’in Türk Yurdu’nda yayınlanan en önemli makaleleri Türkleşmek, İslamlaşmak, Muasırlaşmak başlığı altında çıkanlardı. Bu üçüz ilkenin asıl babası Hüseyinzade Ali Bey’di ama bu tezi çokça işleyen, derinleştirip genişleterek Türkçülere asıl benimseten Gökalp’ti.

Akçura’ya göre, reel siyaset alanında, biri diğerine ters gibi görülen Türklük, İslamlık, Osmanlılık şeklindeki “Tanzimat” siyasetlerinin, bu üç tarz siyasetin, birbirleriyle bağdaştırılabilir olduğunu ilk kez Ali Bey iddia etmişti. (1)

Görüldüğü üzere, üçlü formülasyon Gökalp’e ait değildir ve kökeni de Akçura’ya dayanmaz. Aksine Akçura bu üç tarz siyaseti eklemleme yaklaşımının, Tanzimat kültürünün bir uzantısı olduğunu söyleyip üstü kapalı biçimde eleştirmiştir. Gelelim bu üçlü formülasyonun Türk modernleşmesinin 100 yıllık dinamosu olması iddiasına.

Yakınca, yazısında Cumhuriyet’ten sonra iplerin yeniden “Tanzimat kafasının” eline geçtiğini muasırlaşmanın tekrar 100 yıl öncesinde kalmış “Batılılaşmaya” dönüştürüldüğünü belirtiyor.

Batılılaşmanın ilk işi ise İslamlaşmayı boğazlamak oldu diyor. Buna göre İslamlaşma olmadan Türkleşme olamayacağı için, İslamlaşma rafa kaldırılınca, Türkleşme bitkisel hayata sokulmuştu. Yazarın bu tezleri, yeni değil, 1970’lerde Aydınlar Ocağı çevresinin........

© Aydınlık


Get it on Google Play