menu_open
Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Dolandır(ıl)ma mevsimi

22 30
10.02.2024

Son yıllarda dolandırıcıların mı yoksa dolandırılanların sayısında mı bir artış oldu? Ya da dolandırıcılığa konu olan rakamlar mı büyüdü? Saymaya kalksak köşe yazısını vakaların listesi haline getirmek gerekecek. İlk akla gelen ve kamuoyunu meşgul etmiş olanlara bakalım: Çiftlik Bank olayı henüz taze sayılır. Dilan Polat vakası sürüyor. Seçil Erzan olayı herkesin malumu. En son İzmir’de holding sahibi Sedat Ocakçı haberi gündeme düştü. Bunlar vurgun yapanların en büyükleri. Bir de aynı yolu takip etmekle birlikte, tokatlayabildikleri meblağlar daha ‘mütevazı’ kaldığı için ulusal gündeme kadar tırmanmayan yerel dolandırıcılık vakaları var. Bu arada unutmadan söyleyelim, cep telefonlarımıza sık sık “Kendini savcı, polis diye tanıtanlara dikkat!…” diye uyarı mesajları geliyor, o da ayrı mesele.

Yakın tarihimizde iz bırakmış Sülün Osman, Güney Zobu (Raki) veya Selçuk Parsadan gibi dolandırıcılarımız olmuştu. Bunlar psikolojik dengelerini korumak için kendilerince bir mazeret ileri sürerlerdi. Yoksulları değil, gözü doymamış olanları, haksız kazanç peşinde olanları soyuyorlardı falan…

Bu kez durum biraz farklı görünüyor. Dolandırıcılık ağı genişledi, organize hale gelmeye başladı, çeteleşti. Hal böyle olunca ağa takılanlar seçilmiş hedefler olmaktan çıktı. Zengin, orta halli veya yoksul........

© Aydınlık


Get it on Google Play