menu_open
Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Yaşlı erkeğin genç kız rüyası masal oldu

21 0
10.04.2024

Europa'nın kaçırılması

Fenike Kralı Agenor'un dünyalar güzeli kızı Europa, Sidon şehrinde, akşamın mavisi geceye kırılırken, defne kokularına, gümüş rengi ipeklere ve penceresinden odasına dolan, ılık Akdeniz meltemine sarılıp derin bir uykuya dalmıştı.

Rüzgârlı ay ışığında savrulan zeytin dallarının fısıltıları genç prensesin saçlarında dolanırken, uyku ile uyanıklık arasında, düş mü yoksa gerçek mi olduğunu ayırt edemediği bir rüya görmüştü.

Rüyâsında Asya kıtası ve ismini bilmediği başka bir kıta, iki genç delikanlının sûretine bürünmüşlerdi, bu gençlerin ikisi de, var güçleriyle prensesi baştan çıkarmaya uğraşıyorlardı.

Soluk soluğa uyanan prenses, gün boyu bir türlü anlam veremediği rüyânın tesirinden kurtulmak için, nedimeleriyle birlikte, Sidon'daki sahillerden birine gitmeye karar vermişti. Akdeniz'deki en büyük ticaret ve denizcilik merkezlerinden biri olan Sidon, aynı zamanda antik Fenike'nin en önemli şehir-devletlerinden biriydi.

The Rape ofEurope-Rembrandt -1632(kaynak:wikipedia)


Çiçek toplarken nedimeleri ile gülüşen Europa, Zeus'un kendisini uzaklardan izlediğinin ve ona ilk görüşte âşık olduğunun farkında değildi elbette. Zeus ise bir yandan aşk ile genç kızı izlerken, diğer yandan, hem kıskanç karısı Hera'ya yakalanmamanın, hem de masum prenses Europa'yı korkutmadan ona yaklaşmanın bir yolunu arıyordu.

Bir müddet düşündükten sonra, tanrı kral Zeus kararını vermişti. Tüyleri, gün yanığı beyaz, alnında gümüş bir koruması olan, ihtişamlı bir boğa suretine bürünecekti.

Akdeniz’in parlak gün ışığını, kum beyazı tüylerinden, alnındaki gümüşten ve yarım ay şeklindeki beyaz boynuzlarından yansıtan heybetli boğa, prenses Europa'yı adeta büyülemiş gibi kendisine doğru çekiyordu.

Önce nedimelere zararsız olduğunu gösteren boğa, Europa'nın da kendisine yaklaşmasına izin vermişti, ağzında çiğnediği kardelenlerin ilkbahar kokusu ve boğanın güzelliği Europa'yı kendinden geçirmişti, hiç düşünmeden, önünde diz çöken boğanın sırtına bindi.

Boğa, sırtına almayı başardığı prensesle birlikte süratle denize doğru koşmaya başladı. Nedimelerin feryad-ü figan sağa sola koşuşturmaları hiçbir işe yaramamıştı.

Boğa denize girdiğinde, deniz tanrısı Poseidon'un orduları su yüzeyine çıkmışlardı, yunusların üzerine binerek, denize dalıp çıkan su perisi nereidler ve deniz kabuklarına savaş sesleri üfleyen tritonlar, dalga sesleri eşliğinde süratle Kreta'ya doğru yola koyulmuşlardı.

Bu mitolojik hikâye, genç bir kadının topraklarından ve ailesinden zorla koparılıp, yaşlı tanrı erkeğe peşkeş çekilmesi midir, yoksa erkekler tarafından sıkça şiirlere ve masalsı hikâyelere konu edilen, yaşlı erkeğe ilk görüşte aşık olan genç kızın romantik hikâyesi midir bilinmez.

Ancak bu senaryonun hem günümüzde, hem de antik dönemlerde büyük bir iştah ile, erkek dünyası tarafından öyle olması arzulanan bir hikâye kalıbı olduğu kesin.

Yaşlı erkek, genç kızı başlarda zorlamak durumundadır, çünkü kız kendi isteği ile babası yaşındaki bu adamı kabul etmeyecektir; oyunlar, hileler, baskılar, mübah gösterilir. Ancak kız, aradan bir zaman geçince yaşlı adamın babacan tavırlarına, ona aldığı hediyelere ve cömertliğine daha fazla karşı koyamayıp, gencecik ve körpe vücûdu ile saçları ağarmış, cinselliğinin esamesi kalmamış adama, sonsuz bir bağlılık ile aşık olarak kendini teslim edecektir.

Hadi ordan!!! Dememek, gerçekten mümkün değil...

Zamanla insan kendi uydurduğu yalana........

© 12punto


Get it on Google Play