GÖRELE AĞZI ÜSTÜNE (16)
el eli yıkar iki el bi başı yıkar, elin sarayında olucana gendü tamında ol, er galkan yol arturur er evlenen döl arturur, esgisi olmayanın yenisi olmaz, eşeg bağda ölse zararı evedür, eddin bi hayır çeg bacanı ayır, eşşe bağardan daşşadur, egmeg olsun guru olsun oğlan olsun delü olsun, en golay iş yemeg o da çiğnemeden yutulmaz, el yumruğu yemeyen gendü yumdunu gantar sanır, eli işde ağlı oynaşda,evlad yanar evlada evlad yanar evlada... et kesüğü, ezüg, elini gulağanı çekmeg, esüg gedüg, eşgere, endeg döndeg, egmeg tikesi, enüg gulağmdan galdırılduğunda çığırırsa adama gelür,eşün...sözleriyle ilgili çıkarımlarda bulunulabilir.
SACA YAMANAN DAHİ EĞMEĞİNİ EŞÜNLE ÇEVİRİRİZ. Eşün sözcüğü geçmişte KÜREKLE eşanlamlı olarak kullanılmış. Kürek kemiği, eşün kemiği bunun kanıtı. KÜREĞİN kürümekten geldiği ortada. Bizim Türkçe sağduyulu eken, biçen, diken, kurutan, savuran, DEMENE giden, öğüten... toprak, doğa emekçilerimiz eşün sözcüğünü "EŞ-" eyleminden yapmış olmalı. EŞ ÜN,DİK İN, ÇIK IN (ÇIKINTI),SÖK ÜN... sözcükleri yapıca benzerdir.
Özenli araştırmacı şükrü Çoban'ın ŞU BİZİM EŞÜN SÖZCÜĞÜ ( Karadeniz Postası, 5 Kasım 2024) başlıklı yazısı kesik belgeliğine konulmalı.
FIRAKLU, FISILCUK,FIŞKI, FİDE, FİDELİG, FİDİL, FIŞGIN-IŞGIN...gibi nice sözcükler yöremizin doğa, iş, emek, üretim, yaşam, imge, gösterge ilişkisiyle sözcük yapma ekiniyle örtüşen dil........
© Yeşilgiresun
