Umre An(ı)ları
Umre, ömürde bir kez yapılması Hanefi ve Maliki mezhebine göre müekked sünnet, Şafii ve Hanbeli mezhebine göre ise farz olan bir ibadettir. Lügatta ‘ziyaret etmek’ anlamına gelen “umre” kelimesi, “ömür”, “imar” ve “tamir” kelimeleriyle aynı kökten geldiği için, ‘ömrümüze ömür kattığımız, hatalı ve kusurlu yanlarımızı tamir edip onardığımız ve adeta yeniden dirildiğimiz’ heyecan verici muhteşem bir ibadet olarak da tarif edilebilir.
Peygamber Efendimizin (s.a) örneklediği gibi, Kâbe’ye doğru yola çıktıkları istikametlere göre farklı mikat mahallerinde ihrama girerek umreye niyet eden Müslümanlar Kâbe’ye varıncaya kadar hep birlikte ve yüksek sesle telbiye getirirler: “Lebbeyk Allahümme lebbeyk, lebbeyke lâ şerîke leke lebbeyk, inne’l-hamde ve’n-ni’mete leke ve’l-mülk, lâ şerîke lek.” (Buyur Allah’ım, buyur! İşte buradayım buyur! Senin ortağın yoktur. Buyur buradayım. Şüphe yok ki hamd, nimet ve mülk Senindir. Senin ortağın yoktur.) Bembeyaz ihramlarıyla (hanımlar normal elbise giyerler) bu dünyaya ait etnik, sosyal ve sınıfsal farklılıkları terkeden mümin kullar, Kâbe’nin etrafında yedi defa dönerek (her bir dönüşe şaft denir) tavaf eder, ardından “Allah’ın şiarları” (Bakara 2/158) olan Safa ve Merve tepeleri arasında yedi defa gidip-gelerek sa’y yaparlar, sonra da tıraş olup ihramdan çıkarak umre ibadetini tamamlamış olurlar.
Mebrur ve makbul olması duasıyla umre ibadetimizi tamamlayarak Mekke-i........
© Yeni Akit
visit website