Su gibi aziz olasınız
Sudan mevzulara bugün de devam edeyim... Kırılmıyoruz ama değil mi buna? Belki de suyun derdi bize bir şey hatırlatmak: Hayatta hiçbir şey tamamen kontrolümüzde değil. Biraz akışa bırakmayı bilmek gerek.
Bunu ben değil, yıllardır akan sular söylüyor. Şehirlerin suyla küsmesi dünyanın en büyük ayrılık acılarından biri. Bir şehre gidiyorsunuz… Bir bakmışsınız, eskiden ortasından dere geçen mahalle şimdi otopark olmuş. Eskiden insanların buluştuğu çeşme kapatılmış. Bir zamanlar çocukların ayaklarını soktuğu dere betonla örtülmüş.
İşte o an şehir size fısıldar:
“Ben eksildim…”
Su kaybolunca şehir susuyor. İnsan da susuyor. Çünkü su sadece içtiğimiz bir şey değil; bizim geçmişimiz, hatıramız, yürüdüğümüz yolun altındaki ses. Su olmayınca, sanki şehir nefesini tutmuş bekliyor gibi. Suya erişim dediğin şey aslında adalet meselesi.
Ben hep şuna inanırım: Bir şehirde suyun kimlere ne kadar ulaştığı, o şehrin vicdanını gösterir. Kıyılarını halka kapatan şehirlerin yüzü gülmez. Derelerini sadece zengin sitelere manzara yapan şehirler huzur bulmaz. Su herkesindir. Öyle olmalıdır. Su hakkı parayla, güçle, bağlantıyla ölçülemez.
Suya erişim eşit........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Daniel Orenstein
Beth Kuhel