menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Şu veya bu şekilde eski Behlül’ü arıyordum!..

11 1
01.11.2024

Bağdat sokaklarında dolaşıyorum... “Fareler Reisi” olduğumun hikâyesini ahali duymuş ki her gören dönüp dönüp bir daha bakıyordu...

Evet, benim de evim bir vakitler renklerle doluydu ama devam ettiremedim, görünmez, tarif edilmez bir şekilde başıma yıkıldı her şey, taş toprak molozları arasında kaldım! Yani hayatım nice esrarlı bilinmezliklerle doluymuş da ben fark edemiyordum. Oysa ömür denen hayat yolculuğu, bendi olmayan su misali durmadan akıp gidiyordu. Hatta içinde boğulacağım selimi, kendimi atıp savuracak fırtınalarımı da kendim oluşturmuş, içlerinde ha bire debelenip duruyordum. Yaşamak istediğim şeyler bunlar olmasa da elimde değil. İlerlemeye çalışıyorum önümde mâniler var, yükselmek istiyorum kanatlarım kırık, ya da hiç yok, etrafım karmakarışık ve buradan ziyan olmadan çıkmam lazım ama nasıl? Bilmiyorum. Bildiğim tek şey var; o da kalp kırmadan, kul hakkı almadan ahirete göçmeğe muvaffak olabilmek. Bu hissiyat içinde hayat sürmek büyük bir imtihandı. Ya ebedî........

© Türkiye


Get it on Google Play