YÖK’ün ciddiyeti!
Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Anayasa’nın 131. maddesinde yer alan ciddi ve önemli bir kuruldur. Yasal olarak hiçbir birime ya da makama bağlı olmayıp özerk olan YÖK, üniversitelerle ilgili her konuda yetkili ve sorumludur.
Üniversiteler, Anayasa’nın 130. maddesine göre bilimsel özerkliğe sahip kurumlardır. Bu nedenle YÖK’ün en önemli görevlerinden biri, üniversitelerin özerkliğini korumak ve geliştirmektir. YÖK’ün 1981 tarih ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’na göre bir başka önemli görevi, öğrencilerin "Atatürk inkılâpları ve ilkeleri doğrultusunda" yetiştirilmeleri için gerekli önlemleri almaktır.
Ancak YÖK, 2002-2007 yılları arasında AKP’nin gerici uygulamalarına karşı çıkması dışında, kuruluşundan beri genelde bu sorumluluklarını yerine getirecek biçimde işlev gören bir kurul olmamıştır. YÖK çalışmalarında, özerkliğine ve yasal sorumluluklarına uygun bir ciddiyet gösterememiştir. Hatta 2000-2007 yıllarında Cumhurbaşkanı A. Necdet Sezer’in atadığı YÖK üyeleri dışında kalan YÖK üyeleri, 2008 yılına değin YÖK Başkanına bağımlı olmuşlardır.
2008’den itibaren üyelerinin çoğunluğu AKP’li ya da AKP yandaşı kişilerden oluşan YÖK, AKP’lileşirken ciddiyetten biraz daha uzaklaşmıştır. Cumhurbaşkanı 6 Kasım 2014’te görev süresinin dolmasına bir yıl kalan YÖK başkanını (Gökhan Çetinsaya’yı) keyfi1 nedenlerle görevden aldığında, YÖK başkanı ile YÖK üyelerinin sessiz kalması da, özerk bir kurum olmanın ciddiyetiyle bağdaşmamıştır. 2018 Temmuz’unda başkanlık sistemine geçildikten sonra ise tamamen AKP’li üyelerden........
© soL
visit website