menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Neşe ile Hüzün

5 27
21.07.2024

Yazmak yalnız yapılan bir etkinlik… Yazarken yalnız oluruz, okurken de öyle. Şimdilerde ise film platformlarında film ya da dizi izlerken de yalnız olmayı tercih ediyoruz. Bu durum tuhaf değil, sonuncuyu dışarıda bırakırsak bu eylemlerin doğasında var ve insanın derin okuma yapması, yazması için kendi kendine kalması, yalnızlığına bürünmesi bir gereklilik. Ancak okuduklarımız, izlediklerimiz ve yazdıklarımızdan sonra izlenimlerimizi, hissettiklerimizi, çağrışımlarımızı kısaca değerlendirmelerimizi birileriyle paylaşmamak ise tüm bu etkinlikleri sakatlayan ve bizi körelten bir nitelik barındırıyor.

Yapmadığımızda güzelim süreçler sekteye uğruyor, onlarla ilgili derin düşünmemizi kısıtlayan; yoğurmamızı, içkinleştirmemizi, bağlamlar oluşturmamızı, geçişlerin ve çağrışımların izinde “başkaları” ile farklı yollarda, patikalarda buluşmayı, gezinmeyi ve yeni yollar bulmayı, farklı lezzetler almayı engelliyor. Birlikte düşünme, birlikte söyleşme, birlikte eyleme pratikleri ortadan kalktıkça o sevmediğimiz sosyal medya cengâverliğine doğru ittiriliyoruz.

Daha öfkeli, daha neşesiz, daha kavgacı, daha keskin ve daha sirke… Ama nihayetinde aslında daha hareketsiz, daha yalnız ve daha kendimizden uzaklaşmış ve yabancılaşmış. Hep söylediğim gibi eylemeyen, söylemeyen ama söylenen insanlar oluyoruz.

Bir araya gelmenin canlandırıcılığı var. Öyle değerli ki… Bir araya gelmekten kastettiğim büyük teoriler, büyük hikâyeler, büyük “işler” için yan yana gelmekler değil. Şüphesiz kendine güvenen, niyeti ve becerisi olanı kimse tutmaz ama ben ön yargısız, angajmansız yalnızca paylaşmak, söyleşmek, bir arada olmaktan ve gerçek anlamda derin konuşmaktan söz ediyorum. Bir araya gelerek birlikte üstesinden geleceğimiz minik ve neşeli “işler” etrafında kendimizi çoğaltmaktan, paylaşmaktan yabaniliği, egoları, bencilliği bir yana bırakarak aslında kendimizi inşadan bahsediyorum.

Size soru: Birileri ile gerçek anlamda konuşmayalı ne kadar zaman oldu? Örneğin okuduğunuz bir metinde sizi büyüleyen bir sözü, bir yargıyı, bir çağrışımı heyecanla birilerine aktarmanızın üzerinden ne kadar süre geçti?

“… günümüzde de varlıklarını sürdüren ancak seküler toplumun başarılı bir yolla karşılamayı beceremediği iki temel gereksinim nedeniyle dinleri........

© soL


Get it on Google Play