Türkiye’de siyaset artık milletin sesini yansıtan bir zemin olmaktan çıkıp, masa başında hesap yapanların arenasına dönüştü. Eskiden milletin derdiyle dertlenen, ülke için fikir üreten siyasetçiler konuşurdu; şimdi kim kiminle masaya oturacak, kim kime destek verecek, kim kimi kandıracak, bunlar konuşuluyor.

Bir ülkede siyaset kalitesi düştüyse, orada en başta samimiyet bitmiştir. Bugün Türkiye’de yaşanan tam da budur. Çünkü siyaseti yönetenler kadar, muhalefet ettiğini söyleyenler de milletin değil, birbirlerinin hesaplarının peşine düşmüş durumda.

İktidar Dizayn Ediyor, Muhalefet Ezber Bozamıyor

Artık neredeyse her kesim farkında: Mevcut iktidar yalnızca devleti yönetmiyor, muhalefeti de dizayn ediyor. Hangi muhalifin nerede, kimin yanında duracağını bile önceden planlayan bir siyaset mühendisliği dönemi yaşıyoruz.

Bu durumun en acı tarafı, muhalefetin buna direnememesi. Milletin sesi olması gereken muhalefet, iktidarın izin verdiği kadar nefes alabiliyor. Eleştirmekten korkan, dik durmaktan çekinen, “aman biz de dışlanmayalım” kaygısıyla hareket eden bir muhalefetten millet nasıl umut beklesin?

Bir zamanlar ülke için fikir üreten, vizyon çizen insanlar vardı. Şimdi o kadroların yerini, kimle yan yana........

© Habererk