Daha evvel kaleme aldığım makalelerde, Dem Partinin CHP’den uzaklaşmakta olduğu gerçeğinden hareketle CHP’nin seçimlerde P 1’i yakalamak için muhalif milliyetçi partilerle iş birliği yapmak ve oy kaybetmeden milliyetçi-muhafazakar seçmenden de oy alacak bir aday göstermek zorunda olduğunu vurgulamıştım.

CHP’de bu profilde sadece bir siyasetçi var: Mansur Yavaş. Kongrelere ve benimsenen söyleme bakıldığında CHP’nin Yavaş’ı ikinci plana ittiği ve Özel’in aday olmak istediği gözüküyor. Kongrelerde konuşturulmuyor, Özgür Bey’den epey uzağa oturtuluyor. Listeler yapılırken fikirleri ve önerileri alınmıyor.

Mansur Beyin bu tavra tepki göstermemesi, sessiz kalması, şikayetçi olmadığını gösteriyor. ‘’Vakti saatini bekliyordur’’ diye düşünmeyin. Yavaş öyle bir siyasetçi değil. Tepkisini hiç çekinmeden, direk koyan biri. CHP kurultayında ‘’Konuşturulacağımdan haberim yoktu, keşke benimde önceden haberim olsaydı da bende Ekrem Başkan gibi hazırlanarak güzel bir konuşma yapsaydım’’ sözlerine hep birlikte şahit olduk. Ekrem ve Özgür beylerin yaptığı sevimliliklere rağmen mimiklerinde en ufak bir gevşeme olmamıştı.

Kendisine yönelik trol saldırılarıyla ilgili belgeleri toparlayarak Ekrem Beye ‘’Sizin ekibiniz bana saldırıyor’’ demesi ve bu görüşmeyi basına bildirmesi de bu kabilden bir davranıştı. Veya ‘’Adnan Beker’in Mansur Beyin emaneti olduğunu ve onun referansıyla partiye kabul edildiğini’’ söyleyen Özgür Beyi anında yalanlaması ve ‘’Beker’in katılımının benimle ilgisi yok. Kendimden başka kimseye kefil olmam’’ demesi de böyleydi.

Tarafların yaklaşımları, CHP’nin, Yavaş’ı geri plana atarak ‘’gizliyor’’ olabileceğini akla getiriyor. CHP’nin takip ettiği ikili siyasette bu ihtimali güçlendiriyor. CHP, söylemleriyle Terörsüz Türkiye sürecine tam destek veriyor. Böylece Dem yönetimiyle ve seçmenleriyle ilişkisini sürdürüyor. Sürecin ilk günlerinde sarf edilen ‘’El yükseltiyorum, Kürtlere devlet vadediyorum’’ sözleri kulaklarımızda.

Parti Terörsüz Türkiye’ye tam destek verirken, partiye yakın medya organlarında, süreç en ağır şekilde eleştirilerek ikili siyaset yürütüyor. Sürece karşı olan milliyetçiler programlarda fikirlerini istedikleri gibi ifade ediyorlar. Bu siyaset sayesinde, CHP’ye yakın kanalları, CHP'liler kadar milliyetçi seçmenlerde seyrediyor. Böylece CHP........

© Habererk