BİLİM İNSANI SORUMLULUĞU
Ne imkanları kıt olan bir ülkede yaşıyoruz, ne de sorunlarımıza çözüm bulamayıp ilerleyemeyecek kadar aptal bir milletiz. Türkiye’nin her noktasına aylarca süren seyahatler yapıyorum ve yol boyu gördüğüm bereketli topraklar beni şaşkına çeviriyor. Bunca kaynak, bunca güzel insan varken bu kadar soruna gark olmak biraz tuhaf değil mi? Bilim insanlarımızın sosyal platformlarda köşe kapma oynayacaklarına cesurca ortaya çıkıp sorunlara çözüm reçetesi sunmalarının zamanı gelmedi mi? Gündeme katık olacaklarına bir araya gelip gündemi sürüklemeleri gerekmiyor mu? Nereye kaçarlarsa kaçsınlar top onlarda, sorumluluklarını başkalarına atma lüksüne sahip değiller. Çünkü iş artık toplumsal çöküşe varmak üzere. Belirtileri neredeyse gözümüzü çıkartıyor.
Biz söylemiyoruz, yüzlerce yıl öncesinden söylenmiş. Üstelik de her kesimin bilgisine güvendiği, tarihte ilk sosyolog ve ekonomist olarak kabul edilmiş bir bilim insanı, İbni Haldun tarafından. Sadece bizde değil dünyanın her yerinde referans olarak gösteriliyor. 14 ve 15. Yüzyıllar arasında yaşamış, özellikle toplumsal çöküşün ne demek olduğunu gözlemlemiş ve madde madde bu hastalığın belirtilerini tespit etmiş. Hatırı sayılır sayıda tarihçi onun teorileriyle başta Osmanlı’nın çöküşü olmak üzere birçok konuda isabetli analizler yapmış.
İyi bir tarihi araştırma gösterir ki böyle ortalama teoriler atabilmek çok olası, çünkü bazen tarih tekerrürden ibaret. Özellikle de devletlerin ortaya çıkmaları ve........
© Gazete Gerçek
