menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Rio’dan Bakü’ye küresel yönetişim krizi ve ekolojik emperyalizm

25 9
latest

Geçtiğimiz hafta çoklu kriz gündemi açısından iki önemli gelişme yaşandı. İlki Brezilya’nın ev sahipliğinde yapılan G20 zirvesi ile Küresel Kuzey ve Güney ülkeleri arasındaki ‘mini zirve’ idi. İkincisi de Azerbaycan’ın ev sahipliğinde yapılan COP29 toplantısıyla iklim krizine karşı yapılması gerekenlerin ve özellikle de iklim finansmanı konusundaki gelişmelerin ele alınmasıydı.

Bu yazıda bu iki zirveyi bir arada değerlendirmemiz gerektiğini vurgulayarak, aradaki bağlantıları geçtiğimiz haftalarda ele aldığım ekolojik emperyalizm kavramı aracılığıyla kurabileceğimizi savunacağım.

Günümüzde insanlık, sadece iklim değişikliğinin ortaya çıkardığı olumsuzluklarla değil, aynı zamanda ekonomik eşitsizlikler, sosyal adaletsizlikler ve küresel ekonomik sistemin içsel çelişkileriyle de mücadele ediyor. Bu çoklu kriz, küresel yönetişimin derinleşen kırılganlığını, egemen güçlerin çıkarlarının küresel ölçekteki adaletsizlikleri nasıl pekiştirdiğini gözler önüne seriyor.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri António Guterres’in Rio’daki G20 zirvesinde küresel yönetişim krizine dikkat çekmesi, bu kırılganlığın yalnızca çevresel sorunlarla değil, aynı zamanda ekonomik ve politik hegemonya mücadeleleriyle de doğrudan bağlantılı olduğunu ortaya koydu. Küresel yönetişimin krizi, dünya kapitalizminin temel dinamiklerinden, emperyalist güçlerin çıkarlarını sürdürme çabalarından kaynaklanıyor.

Guterres, Rio’da yaptığı konuşmasında, küresel yönetişimdeki büyük açığı vurgulayarak, dünya çapındaki krizlerin birbirini nasıl tetiklediğini belirtti. Buradaki “küresel yönetişim açığı” (Guterres, ‘global governance deficit’ tabirini kullanıyor), küresel kapitalist sistemin adaletsiz yapılarından beslenen bir eksikliktir. Küresel yönetişimdeki kriz, büyük güçler arasındaki ekonomik ve jeopolitik gerilimlerin arttığı ve bunun uluslararası işbirliğini ve çok taraflı politikaları zayıflattığı bir durumu ifade etmektedir.

Esasında, Guterres’in bahsettiği “açık” emperyalist kapitalizmin küresel ölçekteki hakim........

© Gazete Duvar


Get it on Google Play