BERZÂH ÂLEMİ VE RUHLAR...
İnsanı en çok düşündüren hakikatlerden biri, ölümden sonraki hayatın nasıl başladığıdır. Dünya ile ahiret arasında, gözlerimizin göremediği, kulaklarımızın işitemediği ama kesin olarak varlığı bildirilen bir ara durak olan Berzâh âlemi vardır. Kur’ân ve hadisler, berzah gerçekliğini net bir şekilde ortaya koymaktadır. Yüce Allah; “Önlerinde diriltilecekleri güne kadar bir berzah vardır.” (Müminûn 23/100) buyurarak ölüm ile kıyamet arasındaki dönemin hiç kimsenin aşamayacağı bir perde olduğunu haber vermektedir. Bu perde, sadece ruhun geçebildiği ama geriye dönüşün, dünyaya müdahalenin, çağrıyla gelmenin mümkün olmadığı bir kapıdır.
Berzâh âlemini anlamak için önce ölümü doğru okumak gerekir. Ölüm, insanın yok olması değil, bir hâlden başka bir hâle geçişidir. Beden toprağa emanet edilir, ruh ise beden elbisesini çıkararak hakiki vatanına doğru yola koyulur. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), “Siz ölümü nasıl görüyorsanız, aslında o hayatın başlangıcıdır.” buyurarak bu değişimin mahiyetini ifade etmiştir. Ehl-i Sünnet âlimlerine göre ruh; ölümden hemen sonra berzah denilen bu yeni âleme alınıp orada misafir edilir. Ruhun yaşadığı hâller kulun dünyadaki amelleriyle doğru orantılıdır. İyi kulların ruhları ferahlık içinde, nurlar ve müjde ile karşılanırken, kötülerin ruhları sıkıntı, darlık ve pişmanlıkla yüzleşir.
Berzah âleminin en dikkat çeken yönlerinden biri, ruhların dünyaya dair belli bir farkındalığa sahip olmasıdır. Nitekim sahih hadislerde, ölülerin kendilerine yapılan dualardan haberdar olduğu, selam verenin selamının ulaştığı rivayet edilir. Ancak bu farkındalık, bir iletişim kanalı anlamına gelmez.........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin