En büyük iki devrim: Ulus ve kadın devrimi
Bu döneme özgü karamsarlıkları erteleyerek bir de şu açıdan bakalım: Atatürk’ün Cumhuriyet hedeflerine önemli ölçüde varılmıştır; bu hedeflerin artık geri döndürülemez olduklarına, tüm Türkiye’nin dün Cumhuriyeti ve Atatürk’ü olağanüstü sahiplenmesiyle sürekli tanıklık ediyoruz. Bir avuç trolün Anıtkabir’deki Atatürk’e hakaret sayılacak tekrarlayan eylemi, milyonların Anıtkabir’e akması içinde minik bir yağmur tanesi bile olamaz. Onlar bu düşmanlıkları içinde boğulacaklardır.
Şunlar geri döndürülemez gerçeklerdir:
Bir ulus yaratılmıştır. 102 yıl içinde yaşadıklarımızın tümü bu ulusu ulus yapan olaylardır. Geçmiş de bu ulusun bir şekilde tarihi olarak tamamlayıcısı olmuştur. Cumhuriyetin en büyük kazanımı budur. Ümmet bile olamamış bir köylü toplumundan ulus yaratılmıştır. Hemen her unsuru ile.
Cumhuriyet kadın devrimi olarak da gerçekleşti. Bu devrim, Cumhuriyetin ve ulus yaratmanın vazgeçilmez bir sonucu, ürünüdür. Çok büyük bir kadın kesimi için (ve erkek kesimi için de!), düşünce ve pratik olarak, geri döndürülmesi mümkün olmayan yeni bir durumdur bu. Şüphesiz kadın-erkek eşitliğinde alınacak çok yol var henüz, tıpkı dünyada olduğu gibi. Biz çoğundan ilerideyiz.
Türkçe tartışılmazdır. Bir dil birliği içinde herkes duygu, düşüncelerini birbiriyle paylaşıyor; ortak bir külliyat, bir güncel ve tarih dil hazinesi........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein